ÇAĞLAYANCERİT

Dağlar arasında kendi yağında kavrulan, suyu, havası, doğası ve insanıyla imkânsızlıklar içinde nevi şahsına münhasır bir yerleşim yeri.

Tüm imkânsızlıklarına rağmen özlem duyulan, huzur ve güveniyle kendini evinde hissettiren huzur coğrafyası.

Cevizi, kirazı, üzümü, elması, biberi, salçası, sucuğu, bastığı, tarhanası, ekmeği…

 

 

Yaylaları, nehirleri, pınarları, bahçeleri,

İhtiyarları, gençleri, çocukları,

Âşıkları, şairleri, delileri,

İstiklal’i, Fatih’i, Bozları, Helete’si, Erinci’si, Engizek’i, Küçük Cerit’i,

Aksu’su, Gözü, Ayranpınar’ı, Göksu’su,

Köşkerleri, marangozları, semercileri, terzileri, ustaları, zanaatkârları,

 

(Köşker Yusuf Usta)

 

İmkânsızlıklar içinde kabuğunu kırıp ülkesine hizmet etmeye çalışan eğitimli gençleri,

Çukurova’da, Şanlıurfa’da, Gaziantep’te, Diyarbakır’da geçim kaygısıyla hayatını idame ettirmeye çalışan işçileri,

Yıllardan beri süregelen ulaşım ve sağlık sorunu…

Ulaşımın zor olması hasebiyle şehrin imkânlarından uzak kalan ilçe sakinleri; sosyal, kültürel, ekonomik ve bilhassa sağlık açısından büyük zorluklara katlanmaktadırlar.

İlçede devlet hastanesi mevcut fakat birçok alandaki uzman hekim eksikliği sebebiyle hastalar şifa bulmak için il merkezine gitmek durumunda kalmaktadırlar.

Dışardan para girdisi olmaması, ilçe esnaflarını kendi yağında kavrulmaya itmektedir. Hayvancılık ve tarım harici imkânların kısıtlılığı ilçe gençlerini asgari bir yaşam kurmaları için göçe sevk etmektedir.

Adli ve idari kurumların eksikliği; ilçe halkının işlemlerini zorlaştırmakta maddi ve manevi cihetten büyük külfetler getirmektedir.

Kendi halinde huzurlu, sakin, yeşil güzide bir yerleşim yeri olarak anılabilecek olan ilçe, yukarıda bahsedilen iki temel sorun sebebiyle maalesef imkânsızlıkla anılan bir ilçe olarak hafızalarda yer edinmektedir.

Bu güzide ilçe yöneticilerinin tek rotası ulaşım ve sağlık olmalıdır.

Diğer tüm sorunların sebebi bu iki husustur.

Bu sorunlar çözülmeden atılacak bütün adımlar beyhudedir.

Önemli bir eksiklik olan bir diğer husus ise onca okumuş, eğitimli vizyon sahibi gencin ilçe yönetiminde yer almaması/alamaması.

Ülke genelinde olduğu gibi ne acı ki eğitimli, kendini geliştirmiş, yaşadığı coğrafyaya değer katacak nesiller ilçe yönetiminde söz sahibi değiller.

Bu sebeple başta partilerin gençlik kolları, ilçe başkanlıkları ve başkan adayları olmak üzere kurumlar; kendini yetiştirmiş bireyleri daha fazla sürece katma ve nitelikli bireylere kadrolarda daha fazla yer verme gayreti/çabası içerisinde olmalıdır.

İlçenin sosyal, siyasal, ekonomik, kültürel, sanatsal imkânları geliştirilmeli ve uzak/mahrumiyet bölgesi imajı kırılmalıdır.

Göksu, Küçükcerit, Ayranpınarı, Göz gibi doğal mekânlar, doğası bozulmadan iyileştirilmeli ve turizme açılmalıdır.

 

 

ÇTescillenmiş bir marka olarak rüştünü ispatlamış “Çağlayancerit Cevizi” teması ve “Yayla Şenlikleri” adı altında gerçekleştirilen festivaller ilçenin tanıtımı noktasında önemli bir işlev üstlenmiştir.

İlçenin tanıtımına büyük katkı sağlayan festivaller, kapsamı genişletilerek yapılmaya devam edilmelidir.

Anadolu ruhu ve şahsına münhasır kimliği muhafaza edilmelidir.

 

 

 

YÖK Ulusal Tez merkezinde “Çağlayancerit” ismi taratıldığında karşımıza 1 doktora 4 ü yüksek lisans olmak üzere toplam 5 tez çıkmaktadır.

İlçenin yaşayan kültür hazinelerinden Âşık Ali Ataş’ın şiirleri, derledikleri ve ilçe tarihine dair veriler içeren sitesi adeta ilçenin belleği/hafızası durumundadır.

Hayata gözlerini yummuş, toprak olmuş değerler, anıları tazeleyen renksiz fotoğraflar sizi nostaljik bir yolculuğa çıkarabilir.

Bu güzide ilçenin gelişimine katkı sunan esnaf, memur, çiftçi, öğrenci, sağlıkçı, öğretmen, siyasetçi, idareci her kim varsa sonsuz şükranlar.

 

İçtenliği, misafirperverliği, mahcubiyeti ve cömertliğiyle Anadolu insanı hüviyetini yitirmemiş değerli insanların yaşam sürdüğü bir ilçe Çağlayancerit…

Makûs talihinde bunca zorluklara katlanmış değerli sakinleri daha müreffeh bir yaşam imkânını ziyadesiyle hak ediyor.

Nereye gidersen git, başladığın yere dönersin.

Nerede doğduysan oraya gömülürsün.

Dileğimiz, arzumuz gözlerimizi açtığımız/kapayacağımız bu güzide coğrafyamızın yıllardır süregelen bu sorunlarının artık son bulması…

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet GÜLER Arşivi