Abdullah  Şanlıdağ

Abdullah Şanlıdağ

Vira Bismillah, Meral Akşener

Gazetecilik hayatıma 1989 yılında Cuma Dergisi'nde başladım. Aynı zamanda 1993 yılına kadar Milli Gazete'de yazdım. 1993 yılında Mustafa Karahasanoğlu ağabeyin çıkarmış olduğu Beklenen Vakit yayın hayatına başlayınca, orada yazmaya başladım.

Vakit ve şimdilerde ismi Akit olan gazete ile uzun bir maratonumuz oldu. Akit benim asıl evim ve ömrüm olduğu müddetçe de yazmaya devam edeceğim ulusal bir gazete. TRT Haber'in muhabirliğini yapmaktan da gurur duyduğumu ifade etmek isterim.

Yayınlanmış 3 eserim var. Zaman zaman AK Parti'yi eleştirsem de, hep daha iyi olması için yazmışımdır. Bugün de destek vermekle birlikte yanlışlarını ve yol kazalarını söylemekten çekinmem. Allah'tan başkasına veremeyeceğim hesabım yoktur.

Ben AK parti'den önce de kalem ırgatıydım, şimdi de kalem işçisiyim.Benim için hakikatın tek adresi vardır,  o da Allah'ın kelamı Kur'an ve sahih sünnetlerdir. Onun dışındaki her şeyi tartışabilir ve eleştirebiliriz. Erdoğan da bir fanidir ve zaman zaman yanlış yapabilir. Bize düşen onu pohpohlamak ve alkışlamak değil, yaptığı hataları eleştirerek yardımcı olmaktır. Dost acı Ama gerçekleri söyler.

Gazetecilik hayatımda, hiç yerel gazetede veya internet sitelerinde yazmadım. Akit'in dışında kendi sosyal medya hesabımı kullanıyorum. Sevgili dostum Mehmet Taş'ın, "benim sitede yazar mısın?" ricasını kırmadım ve ve ilk defa yerel anlamda onun sitesinde arada bir yazacağım. Yazılarımızın  ağırlık tonu siyaset ve Kahramanmaraş'ın sorunları olacaktır. Arada birilerinin zülfü yarenine dokunabiliriz. Kimseyle ama hiç kimseyle bir hasbiliğimiz, düşmanlığımız yoktur. Doğruyu kim söylerse söylesin onu alkışlar, yanlışı da babamız dahi yapsa eleştiririz. Belden aşağı vurmak kitabımızda yazmaz.Bu duygularla tüm okuyucularımı hürmet ve muhabbetle selamlıyorum

....

Meral Akşener, siyasete girmeden önce üniversitede bir akademisyendi. Sonra Tansu Çiller döneminde DYP saflarına yaklaştı. Siyasete girdi, milletvekili seçildi ve Refahyol döneminde bakanlık yaptı. Oligarşi karşısında dik duramadı. Sonra da kendisine balans ayarı vermeye çalışan askerlere selam durdu. İyi Parti'yi kurdu, oyunu kısa sürede %10'ların üzerine çıkardı. "Göreceksiniz ben kazanacağım" diyerek Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısında cumhurbaşkanı adayı oldu. Kendisi kazanamadığı gibi, "adam kazandı" diyen Muharrem İnce'ye de kaybettirdi. Altılı masaya seçim kaybettiren de Meral Akşener'dir. Arada bir masayı terk eden, seçilemeyecek aday’ olarak Kılıçdaroğlu'nu dünya aleme ilan eden de Akşener'dir. Muhaliflerle birlik olup güç oluşturması gerekirken, yerel seçimde hiçbir partiyle ittifak kurmayacağını söylüyor. İyi mi bu İyi Parti ve Akşener?

Meral Akşener, partisine yeni katılan eski bir MHP milletvekilini, seçimde Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye başkanı adayı olarak tanıttı. Tutar mı, AK Parti'ye rağmen iyi Parti Kahramanmaraş'ta bir varlık gösterebilir mi? AK Parti önümüzdeki yerel seçimde kimi aday gösterir bilemem. Muhalefetteki bu dengesizlik ve dağınıklık devam ettiği sürece, Meral Akşener'in değil eski bir MHP milletvekilini, kendisi gelip Kahramanmaraş'tan aday olsa dahi kazanamaz. İyi Parti’nin son genel seçimde aldığı oy ortada: Yüzde 9,96…

Seçim yasası değişmemiş olsaydı ve yüzde 10 barajıyla seçime gidilseydi, bugün Akşener'in partisi barajda boğulmuş olacaktı.

Bu durumdaki bir partinin adayı  mı Kahramanmaraş Büyükşehir belediyesi'ni kazanacak? Bu siyasetçiler milletin aklıyla dalga geçmekten bir türlü vazgeçmiyorlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdullah Şanlıdağ Arşivi