Dr. Mustafa Coşkun Kale
Barrack'ın 'U' Dönüşü...
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi ve Türkiye Ankara Büyük Elçisi Tom Barrack denen bu adam, sahaya dalar dalmaz 'Osmanlı Millet Sistemi'nin bölge için önemli olduğunu överek başladı işe. Millet Sistemi o çağda tüm imparatorluklar için geçerli olsada, Osmanlı yıkılışının da bir ayrı sebebi oldu. Çok çeşitli milletlerden oluşan Osmanlı'nın bunlara sağladığı hoş görü, diğer taraftan Batıda yükselen Ulus Devlet, Milli Devlet fikir akımları, Osmanlı Millet Sistemi içinde palazlanan Yunanistan, Arnavutluk, Arabistan gibi ülkelerin sistemi çökerterek ayrılmalarına zemin hazırladı.
Kaldı ki ortada 100 yıllık "Türkiye Cumhuriyeti’ne Vatandaşlık Bağı İle Bağlı Olan Herkes Türktür" diyen bir Türk Ulus Devleti vardır. Bu hamle bizi coğrafyamızdan farklı kılan, ileri götüren ve dahada ileri götüreceğinden şüphe etmediğimiz bir yol değil mi ? Irak, etnisite ve inanç temelli yani Cumhurbaşkanı Kürt, Başbakanı Şii Arap, Meclis Başkanı Sünni Arap şeklinde uluslaşamamanın derin acısı içinde, Lübnan'da öyle değil mi ? oradaki durum da dini inanç doğrultusunda şekillenmekte; Cumhurbaşkanı Maruni Hristiyan, Başbakan Sünni Müslüman, Meclis Başkanına Şiilerden oluşuyor. Bizde öyle mi yâ !? Mezhebi ve meşrebi ne olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı'yım diyen herkes her makama liyâkati ölçüsünde gelelebilir, gelmelide.
Başbakan Rauf Orbay çerkes, Cumhurbaşkanı Turgut Özal Kürt, Tayyip Erdoğan Gürcü asıllı Türk vatandaşı değil miydi ? İşte Barrack, Türk milletine bunları çok görerek, içeride alıcılarıda bulunan Türkiye'yi Lübnan'laştırma, Irak'laştırma derdine düştü.
Konumuz Suriye'de de, kürtler ve çoğu türkmenler hala vatandaş bile değil. İşte ulus devlet olmakla bizi Orta Doğu bataklığından alıp, modern devlet olmamızı sağlayan sırda burada. Bin şükran kuran ve yaşatanlarımıza...
Barrack Efendi, aklı sıra bize şirin gözükme adına yine ilk geldiğinde; Suriye'de Merkezi Hükümeti savunarak SGD için "Bizim kimseye özerklik sözümüz yok !" demeyide becerebilmişti. Vay bunu diyen sen misin ? hesabı; Colani'nin HTŞ'sini ABD ile kuran İsrail hemen harekete geçerek, Colani militanlarına Dürzi ve Alevi katliamlarını yaptırdı ki Dünya kamuoyuna bakın "Merkezi Hükümet fikri yürümüyor" denmesini sağlamak İçindi.
İsrail buna benzer oyun kurmada oldukça mahir. Nitekim Hamas'a, İsrail'e füzeli saldırılar yaptıran kim ? Bu bahaneyle kabuğundan çıkarak sonunda Filistin'i, Lübnan ve Suriye'yi yerle yeksan eden, Suriye iç savasında adını hiç duyurmayan, Esad gittikten sonra meydana çıkarak, ortalığı kasıp kavuran, şimdide bize komşu olan ABD tam destekli İsrail aklı değil mi ?
İsrail'in HTŞ'ye yaptırdığı dürzi ve alevi katliamları, aynı zaman da YPG yani SGD'ye de göz kırpmaydı ki; Colani'yle 10 Mart'da Merkezi Hükümet konusunda mutabakat imzası atan Mazlum Abdi'yi de özerklik konusunda cesaretlendirdi. Aslında SGD'ye destek veren güçler ABD, İsrail, İngiliz, Fransız hemen hepsi İsrail'in yakınında güçlü bir Suriye yerine, Dürzi, Alevi, Suni, Kürtlerden oluşan parçalanmış bir Suriye istiyorlar. 2.5 milyonluk türkmenin adını anan yok maalesef. İsrail'in tezgahladığı Alevi ve Dürzi katliamları bölünmüş Suriye amacının alt yapısıydı. Nitekim PKK'nın elebaşı Helin Ümit " Milliyetçi, dinci, cinsiyetçi, Suriye'nin bütünlüğüne karşıyız YPG'nin dürziler ve diğer ayrılıkçılarla işbirliği yapmasını" önerdi. "Bu oluşumların Batı'nında desteğiyle Türkiye'nin Suriye'de ki etkinliğinin kırılması gerektiğini" yine dillendirdi.
Bu gelişmelerden sonra Barrack, o meşhur "U" dönüşünü yaparak, Suriye'nin güneyinde dürziler, kuzeyinde kürtler için "Federasyon değil ama ona yakın bir yönetime ihtiyaç var" diyerek, İsrail tezi federasyona da yeşil ışık yakmış oldu.
Colani orada adeta ipleri İsrail'in elinde bir kukla. Yapacağı hiç bir şeyde yok, felaket senaryosu İsrail'ce yazılıyor Colani ve federasyoncular oynuyor. İsrail Suriye'de hâ bre genişliyor. İşgal ettiği su kaynaklarıyla meşhur Golan Tepeleri ve Şam'ın burnunun dibinde ki Harmon Dağı'ndan hiç çıkmaya niyeti yok. Kendi sınırları içindeki Dürzi bölgesiyle, sınırdaş Süveyda ve Kuneytra'ya da özerklik alırsa değme keyfine. Bunun için Paris'de Colani ile Güvenlik Anlaşmasını da yaptı. Sıra Eylül ayı Birleşmiş Milletler kürsüsünde Suriye adına Colani'yi de konuşturursalar hemen İsrail- Suriye barış anlaşması gelecek. Golan Tepeleride, Harmon Dağı'da yutulacak vesselam.
Bizi "Açılım"larla oyalayan ABD'nin elinde iki koz var. Biri CAATSA yaptırımları diğeri Şam'ın imarı için ayrılan 4 milyar dolarlık para. Allah vere de 1200 km sınırımız olan Suriye için, İsrail ağzıyla konuşup federasyon falan demeye.
Yazık olur, Türkiye'min Suriye'de ki onca maddi manevi emeklerine.
Yazık olur, Türkiye'min bozulan demografik yapısına...

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.