Mesut Bilal Buğday
Hileli satış sistemleri
Alışveriş merkezlerinde, mağazalarda ve marketlerde satışı artırmak ya da bazı ürünleri elden çıkarmak için çeşitli satış hilelerine başvuruluyor. Bu satış hileleri çoğu kez yasal, legal olmasına rağmen helal değildir.
Merhum Alev Alatlı bir konuşmasında bu durumu şöyle özetlemişti: "her yasal hak, helal değildir ve olamaz."
Bizim medeniyetimizde ticaretin netliği önemlidir. Netlik yok ise hile çoktur.
Aşağıda yapılan hileleri sıraladım.
1-Ürünümüzden tek kaldı:
Bir ürünün arkasının olmaması, tüketicinin o ürünü almasını hızlandırır. Çünkü almadığı taktirde başkası alacaktır. Satış temsilcisi "ürünümüzü hemen alın, başka kalmadı, devamı yok dediğinde, bilinç altı harekete geçer ve " Bu ürünü kaçırma" der ve ürünü almaya yönlendirir.
2 -Yılbaşı indirimi:
Yeni bir yıla girer iken, yılbaşı denilerek yapılan indirimler gerçek değildir. Daha çok bindirimden indirimdir.
Burda amaçlanan alışveriş merkezini, mağazayı hareketlendirmektir. Oysa en büyük kazıklama yılbaşlarında olur. Çünkü yılbaşları bir hediye alma günü gibi belirlenmiş ve talep fazladır. Alıcısı fazla olan ürünün fiyatı da yüksek olur.
Topluma "yılbaşı alışverişi" adıyla bir alışveriş, bir savurganlık tüketim biçimi yutturulmuştur.
3- 9999 satış sistemi:
Bu bir bilinçaltı oyunudur. Aslında 9999 rakamı 10 bin liraya tekabül eder. Ancak 1 kuruşluk düşüş, bilinçaltına 9 bin lira olarak yansır. Çünkü bilinçaltı daha çok baştaki rakamı algılar ve ucuz izlenimi verir.
Malesef alışveriş merkezlerinde bu satış sistemi oldukça yaygındır. Kusurlu bir satış sistemidir.
Satış temsilcisi ya da esnaf şunu diyebilir: "efendim biz oraya fiyatı yazdık ve kimseyi kandırmadık"
Bende derim ki o zaman "niye 10.000 lira değilde 9999 lira şeklinde yazdın?
Peygamberimiz bir sözünde " Ameller niyetlere göredir " diyor. Peygamberin bu sözü tamda buraya göre. Çünkü bu alışverişte kişinin niyeti, ürünü ucuz vermek değil ucuz göstermek.
Şunu sakın unutmayın! bir ürünün ucuz olması ile ucuz görünmesi aynı şey değildir.
4-Büyük punto ile taksit yazma:
Özellikle bazı alışveriş merkezleri bu satış sistemini çok kullanır. Alışveriş merkezleri büyük puntolarla ürünün taksit fiyatını üzerine yazarlar, ürünün ana fiyatını ya yazmazlar ya da mikroskopla okunacak kadar küçük yazarlar. Büyük punto ile yazılan taksit fiyatı, tüketici tarafından ürünün ana fiyatı gibi algılanır.
Kişi mağazaya girer gerçeği öğrenir lakin dükkanda ikna edilerek ve ürün satılarak çıkarılır. Ürün ucuzmuş diye girdiğiniz dükkandan kazık yiyerek çıkarsınız.
5-Büyük ucuzluk:
Bir mağazada "büyük ucuzluk" ilanı görürseniz büyük kazık yiyeceğiniz anlamına gelir. Ya defolu ürün satılıyordur, ya da ürünler yıpranmıştır.
Birde şunun belirteyim. Bizde ucuzluk kavramı yanlış anlaşılmaktadır. Örneğin iki manavda domates satılıyor. Bir manavda rengi, kokusu ve biçimi yerinde; diğer manavda rengi, kokusu bozuk ve ezik domates satılıyor. Sağlam domates satan 5 liraya, ezik domates satan 3 liraya satıyor ise ezik domates satana ucuz satıyor diyebilir miyiz? Hayır diyemeyiz. Çünkü ederi odur. Kıyaslama yanlıştır.
Bir ürünün ucuz olması eş değer ürünler arasında olur. İkisi de aynı kalitede olmak zorundadır. Aynı kalitede mal satan iki firmadan biri fiyatı diğerinden aşağıda tutarsa o zaman ucuz olur.
6-Zararına satıyoruz:
En büyük hileli satış sistemi budur. Ticarette zararına satış olmaz. zararına satıyorum diyenlerin en büyük savunması "öncekilerden çokca kazandım, kalanları da elden çıkarıyorum" Oluyor. Bu ifade zararına satış ifadesi değildir.
Önceki ürünlerden çokca kazandığı için kalan ürünleri uyguna vermektir. Zararına satış sözkonusu değildir.
7-Kapatıyoruz:
"Kapatıyoruz" ifadesi ile iki satış biçimi var.
1- müessese işlememiş ya da zarar etmiştir. Firma sahibi kapatma kararı almıştır ve ürünü elden çıkarmaya çalışıyordur.
2- kapatma bahanesi ile aylarca, yıllarca ürün satmaya çalışıyordur.
Malesef bazı esnafın "kapatıyoruz, ürünler yarı fiatına" diyerek yıllarca ürün sattığını dükkanı kapatmadığını görüyoruz.
8-Ürünümüzden şikayet almadık:
Genelde çözüm odaklı olmayan firmalar, satışa odaklanır ve şikayet kabul etmez. Hatanın ürün kaynaklı olmadığını belirtip, müşteri kaynaklı olduğunu söylerler. Ürünü savunurken her defasında herkesin üründen memnun olduğunu ve hiç kimseden şikayet almadıklarını söylerler.
9-Yıl sonu indirimi:
Bilinçaltımız kalabalık gördüğü mağazayı ucuz ya da kaliteli kabul etmektedir. Büyük çoğunlukla müşteriyi mağazaya çekmek için kurgulanmış bir satış sistemidir.
Genelde yıl sonları eldeki ürün sayımı ve eski ürünleri bitirmek ile geçer. Eski ürün ne kadar azalırsa sayımı da o kadar kolay olacaktır.
Lakin çok suistimale açık bir satış biçimidir.
10-Depoları boşaltıyoruz:
Özellikle yeni ürünler piyasaya sürüleceği zaman, eski ürünler elden çıkarılmaya çalışılır. Bunun için çeşitli kampanyalar yapılır.
İnsanoğluna, ihtiyaca göre değilde, modaya göre eşya kullanımı pompalandığı için devamlı eşyalar yenilenir.
Firmalarda ise eski ürünlerin depoda kalmaması istenir.
Aslında bu tutum, çoğu zaman eldeki malı peşin paraya çevirmek için yapılır. Ancak işin içerisinde çeşitli hileler vardır.
Hilesiz bir ticaret dilerim.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.