Mağrurlanma padişahım!...

Dostlarım soruyor neden her gün yazmıyorsun diye;

Yazsam bir türlü,
Yazmasam bir türlü!...
Özellikle 2000’li yıllardan sonra birkaç müstesna isim dışında siyasetin, sosyal yaşamın ve iş dünyasının çivisi koptu.
Üç kuruş para sahibi olan, milleti küçümsüyor, milleti yok sayıyor. Önce muhitini, sonra avradını ve sonra da daha başka şeylerini değiştiriyor.
Ne oluyor böyle?
Sorgulasak, yazsak çizsek olmuyor.
28 Şubat dönemi ve sonraki siyasi yapılanmaya baktığımızda ise çok enterasan bir manzara çıkıyor karşımıza;
Tombaladan çıkan siyasetçiler.
Aynen 12 Eylül sonrasında Anavatan partisi iktidarı döneminde yaşadıklarımızın bir benzerini de Ak parti döneminde ve hala yaşıyoruz.
Eskiden siyasete giren servet kaybederdi.
Bu gün siyasetin içinde olan KARUN gibi oluyor.
Burada bir tezat var. Burada bir sakatlık var.
İktidar hak ve hukuk diyor.
Kahramanmaraş dahil hak ve hukuk adeta tatile çıkmış gibi.
İnsanlar birbirlerine madik atma yarışına girmişler adeta.
Resmen ağabeydik gübidik işler.
Yazacak olsan seni bir yerden bağlamaya çalışıyorlar. Meseleye bu açıdan baktığımda, Basın özgürlüğünün kuşatma altına alındığını düşünüyorum.
Eskiden bir yazı kaleme aldığımızda önce Adliyelerde oluşturulan Basın Savcılıkları araştırır, yazıda bir yolsuzluk iddiası gündeme getirilmişse, gereği yapılırdı.
Şimdi bizler ne yazarsak yazalım ne devleti yönetenler nede bir başkalarının hiç umurunda değil.
Belki yeni CMUK’tan kaynaklanıyor. Ne de olsa biz eskidik. Eskiye rağbet olsaydı bit pazarına nur yağardı.
Öyle değil mi?
Şimdi rüyalarında bile görme şansları olmayan insanların, hiçbir emek vermeden tombaladan çıkarak iktidar gücüne sahip olmaları doğal olarak bu insanlarda bir şaşkınlık oluşturdu.
Şimdi bu iktidar sarhoşluğu içinde olan bu insanlar kendilerini bulunmak Bursa kumaşı olarak görüyorlar.
Nereden bilsinler ki; Mezarlıkların vaz geçilmez insanlarla dolu olduğunu?
Bu insanlarda son yıllarda gördüğüm ikinci hastalık ise, herkesi hafife almalarıdır.
Sadece kendileri akıllıdırlar.
Sadece kendilerinin söyledikleri doğrudur.
Sadece namuslu ve dürüst kendileridir.
Tabii bu dürüstlük kisvesi altında hangi haltları karıştırdıklarını da bilmeyen yok gibi…
Ey gafillik ve iktidar sarhoşluğu içinde hızla özünden, değerlerinden uzaklaşanlar;
Titreyin ve kendinize geliniz.
Bu gün ikbal makamında olduğunuz için etrafınıza çöreklenen ve sürekli sizi yanıltarak nefsinizin ve hırsınızın kölesi haline gelmenize zemin oluşturanlardan hızla uzaklaşınız.
Yoksa her iki dünyanızı da heba edeceksiniz.
Unutmayınız;
Mağrur olmak, halka tepeden bakmak, hırs ve intikam duygusu içinde davranmak insana bir şey kazandırmaz.
Mağrurlanmayınız sizden büyük Allah var.
Allah yaptığınız her haltı, melaneti, ahlaksızlığı görüyor.
Beni kandırmanız mümkün ama Allah’ı kandıramazsınız!....
Ve Allah zalimleri sevmez!....

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet TAŞ Arşivi