Tam Bir Beyefendiydi İHSAN SARIFAKIOĞLU

Bir dönemin tanığı olarak;

1982 yılından 2005 yılında vefatına kadar, Kahramanmaraş’ta çok şey öğrendiğim bir isimdi İhsan Sarıfakıoğlu
Nazik, nahif, entelektüel ve aynı zamanda “ağa” sıfatını layıkıyla taşıyan bir beyefendiydi.
12 Eylül öncesi ve sonrasında farklı siyasi partilerde yer almış, ama her zaman “kenti için bir şey yapma” derdinde olan bir insandı.
İhsan ağabey aynı zamanda gerçek bir basın dostu idi.

Yaklaşık 25 yıl boyunca Kahramanmaraş Ziraat Odası Başkanlığı görevini yürüttü.
Beyefendiliği, nezaketi, insan sevgisiyle tanınırdı.
Uzun yıllar boyunca da “Kahramanmaraş Güreş Ağası” olarak bu şehrin kültüründe yer etti.

ihsan-sarifakioglu-tasarim.png

HER SABAH AÇIK KAPILI, AÇIK GÖNÜLLÜ BİR İNSAN

Haftada birkaç gün sabah saatlerinde Belediye Çarşısı’ndaki mütevazı ofisinde olurdu.
Ne zaman uğrasam, bana mutlaka yeni bir şey öğretirdi.
Kapısı herkese açıktı — zengin, fakir fark etmezdi.
Yanına gelen her insana hem maddi hem de manevi bir ikramda bulunmaktan büyük keyif alırdı.

Bir gün ona, “Ağabey, her gelene para verip gönderiyorsun, bu nasıl oluyor?” diye sormuştum.
Gülümsedi, derin bir ses tonuyla şu cevabı verdi:

“İhsan ağa olmak, vermekle olur Mehmet kardeşim...”

O an anlam verememiştim ama yıllar geçtikçe bu sözün ağırlığını, büyüklüğünü daha iyi kavradım.

HAYAT DOLU SOHBETLER, BİLGELİK DOLU ÖĞÜTLER

Gazeteci dostum Abid Vanlı ile birlikte en sık ziyaret ettiğimiz isimlerin başında gelirdi İhsan ağabey.
Bir gün öğle vakti uğradığımızda, bizi ayakta karşıladı.
“İyi ki geldiniz” dedi, “ben üç-beş kişilik tava söylemiştim, yemeğe kalın.”

Yemek sonrası biz gençlere dönüp hayat dersi gibi bir söz söyledi:

“Karnınızı doyuramayacağınız yerde aç olduğunuzu hissettirmeyin.”

O gün bu cümlenin anlamını tam kavrayamamıştık, ama yaş ilerledikçe o öğüdün ne kadar derin bir anlam taşıdığını anladım.
Bu, onun hayatı boyunca rehber edindiği zarafet, vakar ve onur duygusunun bir yansımasıydı.

VEFA, HATIRLAMAKLA BAŞLAR

İhsan ağabey, Abid Vanlı ile beni çok severdi.
Siz bu şehrin sorunlarını yazıyor, insanına ayna tutuyorsunuz; bu şehir size sahip çıkmalı” derdi.
Bizleri yüreklendirir, korur, desteklerdi.
Genç yaşta bize omuz veren, bizi yoğuran insanlardan biriydi.

O dönemde, merhum Faruk Arıkan ile birlikte Kahramanmaraş basını için bir okul gibiydiler.
Birçok gazeteci, onların rehberliğinde mesleğin insani tarafını öğrenmiştir.

SON SÖZ OLARAK

Bugün, aradan yıllar geçse de o bilge insanın öğütleri hâlâ kulağımda.
Cömertliğiyle, tevazusuyla, zarafetiyle tam bir beyefendi idi.
İhsan ağabey için dua etmek, aslında bir teşekkür etmektir;
çünkü onun gibiler bir şehrin hafızasında sadece isim olarak değil, ahlak ve karakter olarak yaşar.

Mekânı cennet, ruhu şad olsun…
İyi ki tanımışız seni, İhsan ağabey.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet TAŞ Arşivi