Sabah belediye otobüsüne bindim… Gençlerin elinde kitapları görünce içim gerçekten umutla doldu. Bir toplumun geleceğini merak eden biri için bundan daha güzel bir manzara var mı? Belediyemizin bir süredir yürüttüğü kitap dağıtım kampanyasının da bu tabloya katkı sunduğunu düşünüyorum. Çünkü okuma kültürü, küçük bir dokunuşla bile filizlenebiliyor.

Otobüste o görüntüyü izlerken aklıma şu soru takıldı:
“Peki biz dünya ölçeğinde neredeyiz?”

ABD’de kişi başına yılda ortalama 17 kitap,
Hindistan’da 16,
Birleşik Krallık’ta İngiltere 15,
Fransa’da 14,
İtalya’da 13 kitap okunuyor.

Bizim sıramızı söylemeyelim… Ayıp olur.
UNESCO verilerine göre Türkiye, dünya kitap okuma oranında 86. sırada.

Kahramanmaraş “edebiyat ve kültür şehri” olarak anılıyorsa, bu tabloyu değiştirmek için daha çok çalışmamız gerekiyor.

Bazı medya kaynakları ise Türkiye’nin 2026 yılında “dünyada en çok kitap okuyan ülkeler” listesinde 18. sıraya çıkacağını iddia ediyor. Rüya… Ama rüya görmek de güzeldir; belki uyanınca adımlarımız daha sağlam olur.

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel’in kitaba verdiği önem gerçekten kıymetli. Çünkü Türkiye, kitap okuma konusunda hâlâ orta–düşük seviyede. Ne okuma süresinde ne de kişi başına düşen kitap sayısında üst sıralardayız. Buradan Müftülüğe veya Diyanet işleri başkanlığına teklifim var Camilerin içinde emekli vatandaşlar için kütüphane kuralım.. Çünkü emekliler çok az okuyor.

2024–2025 Güncel Kitap Okuma Verileri

Türkiye’de 15 yaş ve üzeri nüfusun yalnızca %27’si kitap okuyor.
Yani toplumun %73’ü kitapla hiç temas etmiyor.

En çok kitap okuyan kesim ise sevindirici şekilde gençler:
18–27 yaş grubunda okuma oranı %50,9.

65 yaş ve üzerindeyse bu oran %14,1 seviyesine kadar düşüyor.

Dünya çapında yapılan bir araştırmaya göre Türkiye’de kişi başı yıllık ortalama kitap okuma süresi yaklaşık 130 saat. Ancak aynı çalışmada gazete ve dergi okuma oranlarının çok gerilerde olduğu görülüyor.

Kısacası veriler, kitap okuma kültürünün ülkemizde hâlâ “gelişmeye açık” bir alanda durduğunu gösteriyor.

Olumlu Gelişmeler Var mı?

Evet, genç nesil umut veriyor. Bugün sokakta, kütüphanede, otobüste daha fazla kitap okuyan genç görüyoruz. Bu potansiyelin desteklenmesi, gelecekte bizi daha yukarı taşıyabilir.

Zorluklar da Büyük…

Toplumun önemli bir kısmı—özellikle emekli kesim—hem gazete hem de kitap okuma alışkanlığından uzak yaşam sürüyor. Okuma kültürü evde başlar; evde kitap olmayınca göz de alışmıyor, gönül de…

Ne Yapmalı?

Her evde küçük bir kütüphane olmalı.
Her aile yılda en az 15 kitap evine sokmalı.
UNESCO raporlarındaki sıralamalar, ancak böyle yukarı taşınabilir.

Kitap okuyan bir toplum; daha bilinçli, daha sorgulayan, daha güçlü bir toplum demektir.
Edebiyatın şehri Kahramanmaraş’ta bu kültürü yeniden canlandırmak bizim elimizde.

Hayırlı günler diliyorum.