Kahramanmaraş Edebiyat ve Sanat Derneğinden “Kültürümüzün yaşayan emektarları Dr. Mustafa Kök’e saygı programı”

Kahramanmaraş Edebiyat Sanat Derneği (MESDER) başlatmış olduğu “Kültürümüzün Yaşayan Emektarlarına Saygı” programları kapsamında bu defa; düşünce adamı akademisyen eğitimci-yazar Dr. Mustafa KÖK hoca program konuğu oldu.14.10.2023  Cumartesi günü MESDER salonunda gerçekleşen programa çok sayıda yazar, şair, eğitimci ve sanatsever katıldı.

abe46f1f-8497-453a-a28f-a936c2693d47.jpg

Programın başında MESDER Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Bilir kısa bir açış konuşması yaptı. Bilir, “MESDER’in şehrimizin edebiyat-sanat alanında temayüz etmiş  kültürümüzün yaşayan emektarlarına saygı programın kapsamında bugün, düşünce dünyamızın mümtaz şahsiyetlerinden Dr. Mustafa  KÖK hocamızı derneğimizde ağırlamaktan mutluluk duymaktayız.” dedi.

65893faf-e36e-4d14-9a65-855dcae04afe.jpg

GAZİANTEP LİSESİ DÜŞÜNCE DÜNYASININ İLK ŞEKİLLENDİĞİ YER

Programın sunucusu eğitimci-yazar Ramazan Avcı idi. Konuk Mustafa Kök hocanın kısa bir özgeçmiş anlatımı sonrasında; Mustafa Kök hocaya, “lise eğitiminizi niçin Kahramanmaraş’ta değil de Gaziantep de okudunuz?” sorusuyla sohbeti başlattı.  Mustafa Kök Hoca Mesder derneğine ve yönetimine teşekkür ederek konuşmasına  başladı; ” Benim rahmetli Cumhuriyet Savcısı olan bir dayım vardı. Gaziantep Lisesinde okumuştu. Gaziantep Lisesi nitelikli, köklü bir lise olarak bilinirdi. Dayımın da teşvikiyle Gaziantep’e gittiğimde gördüm ki Elbistan’ın köklü aileleri de çocuklarını meğer orada okuturlarmış. Anladım ki okumaya önem vermek bir yerde durmayı gerektiriyormuş. Biz köylü çocuğuyduk ama nasibimiz orada okumakmış. O nedenle biz Kahramanmaraş’ı atladık, Gaziantep’te okuduk.”  Mustafa Kök Hocanın bütün ömrünü etkisi altına alacak, düşünce dünyasının ilk olarak şekillendiği yer Gaziantep Lisesi olmasından dolayı, bu tercihin isabetli bir karar olduğu kanaatındayız.

3143fa31-2039-4735-bdf5-8d8a8c64dd6c.jpg

DÜŞÜNCE DÜNYASININ MERKEZİNDE MÜTEFEKKİR NURETTİN TOPÇU’NUN İZLERİ VAR.

Mustafa Kök hocamız konuşmasının ilerleyen bölümlerinde; kendi eğitim hayatından bahsederek, felsefe ilmiyle nasıl tanıştığını anlattı. Hocanın anlattıklarından bir daha anladık ki; onun düşünce dünyasının merkezinde, büyük mütefekkir Nurettin Topçu’nun derin izleri var.  Ona karşı duyduğu muhabbet ve fikir ilişkisinin nasıl başladığını, hatıralarını ve ona dair ilmi çalışmalarını, o günleri yeniden yaşıyormuşcasına anlattı.

6727f941-8143-4170-9307-8e1ad61a194a.jpg

Mesder’ini bugünkü programda, düşüncenin köklerine inen bir fikir insanının konuşmasını dinliyorduk.  Bizlere felsefe ilminin ciddiyetiyle, düşüncenin haysiyetini ve tefekkürün vakur tavrını, felsefenin ızdırap dolu halini anlatıyordu.

f1687ff0-3858-4c28-9b09-93655a5b9d98.jpg

“IZDIRAPSIZ NE BİLİM, NE DE DİN OLUR”

Mustafa Kök, tıpkı Hocası Topçu gibi ızdırap kavramını, sevmek kavramıyla doğru orantılı anladığını düşünüyoruz. Blonder’den naklen: “Bir şeyin ıztırabını duymayan onu ne tanır ne de sevebilir.” Mustafa Kök’e göre de ‘ızdırapsız ne bilim, ne de din olur…’ fikrini kavramış oluyorduk.

Bilindiği üzere her şehrin bir ruhu vardır. Bu ruhu anlayan, yorumlayan, aktaran şüphesiz düşünce insanlarıdır. Düşüncenin özünde ise, bir ‘anlam arayışı’ bir ‘varoluş kaygısı…’ vardır.

Varlığın, hayatın ve insanın, hâsılı eşya ve hadisenin iç öznesi düşünceyle keşfedilir. Düşüncedir bizleri bilinmezliğin alanına sürükleyen. Sonra hissiyatımız kelimelere dönüşür, düşünce kendisini kelimelerle dışa vurur. Büyük düşünce insanı Nurettin Topçu’ya göre, düşünce; ‘insanoğlunun eşya ile teması demektir…’ İnsanoğlunun eşya ile temasını sağlayan düşüncenin tarihi ise, Hilmi Ziya Ülken’e göre, medeniyet tarihinin en mühim kısmını teşkil eder. Bu sebepten düşünce insanını okumanın aslında medeniyet tarihi okumak demek olduğu da bir gerçektir.

a429d479-02a4-4027-b0a5-82c1fe3974a2.jpg

Dr. Mustafa Kök; 1946 yılında Elbistan'da doğdu. İlkokulu Akbayır'da (Til), ortaokulu Elbistan'da, liseyi 1965 yılında Gaziantep'te bitirdi. 1969 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nden mezun oldu. Ekim 1969-Mart 1971 yılları arasında askerliğini yedek subay olarak yaptıktan sonra, 1972 yılından itibaren Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı çeşitli liselerde felsefe öğretmenliği ve yöneticilik görevi üstlendi (Ekim 1975-Şubat 1978 Mükrimin Halil Lisesi’nde müdürlük görevi dâhil). 1987 yılında Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ne Öğretim Görevlisi olarak intisap etti. Ayni zamanda, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde 1990 yılında Yüksek Lisansını, 1996 yılında Din Felsefesi Bilim Dalı'nda doktorasını tamamladı. 1997-2006 yılları arasında Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi'nde Felsefe Öğretim Üyesi ve Dekan Yardımcısı olarak çalıştı. Ağustos 2006’da kendi isteğiyle emekli oldu. Türkiye Yazarlar Birliği ve Türk Felsefe Derneği üyesidir. Kök, evli ve dört çocuk babasıdır.

Mustafa Kök hocanın yayınlanmış seserleri; Nurettin Topçu'da Din Felsefesi, Dergâh Yayınları, İstanbul, 1995, Mistik Dünya Görüşü ve Bergson, Dergâh Yayınları, İstanbul, 2001. İsmail Hakkı Akın Hatıra Kitabı, Dergâh Yayınları, İstanbul, 2009.
İsyan Ahlâkı –Tercüme – (Musa Doğan’la birlikte), Dergâh yayınları, 14. Bakı, İstanbul, 2015.

34b114b0-784c-4df4-954b-38cc4d9b0453.jpg

Kültürümüzün yaşayan emektarlarından, düşünce insanı akademisyen, araştırmacı yazar Dr. Mustafa Kök hocamıza sağlıklı, hayırlı, uzun ömürler diliyoruz. Böylesine güzel bir etkinliği başlatan Kahramanmaraş Edebiyat ve Sanat Derneğine, katılımcı şair yazar ve sanatseverlere çok teşekkür ediyoruz.

Selam ve sevgilerle.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali AVGIN Arşivi