Nöbetçi asker yine ağladı

Yıl 1987.

Ankara’da, orta ikinci sınıfta okuyorum. Etlik semtinde, GATA’nın (Gülhane Askeri Tıp Akedemisi) ana giriş kapısının tam karşısındaki Kanuni Lisesi’nin orta kısmında...

Atatürk’ün ebediyete intikâlinin 49. yıldönümüydü. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersimizin kilolu bir bayan öğretmeni vardı. “Acaip” şeyler anlatmıştı bütün sınıfa, Ata’nın ölümü ile ilgili.

Öğretmenimin anlattığına göre; 1938 Yılı’nın 10 Kasımında saat dokuzu beş geçeTürkiye Cumhuriyetinin kurucusu Ulu Önder Atatürk İstanbul Dolmabahçe Sarayı’nda hayata gözlerini kapatır. Bütün yurt derin bir üzüntüye boğulur. Millet ağlar.

Sadece millet ağlasa iyi. Millet Ata’sını kaybetmiş ağlamak en doğal hakkı. Ama öğretmenimin anlattıklarına göre sadece millet ağlamamış! Havada uçan “kuşlar bile” ağlamış. Hatta bulutlar gökyüzünde Atamızın resmini oluşturmuşlar!!!

J…?

Saçmalamıyorum. Vallahi Öğretmenim aynen böyle anlatmıştı!

Ben de hazır 10 Kasım gelmişken bir anı olarak sizlerle paylaşayım dedim.

“Atatürk düşmanı” falan da değilim ha!

Ama kimseye “tapmaya” da niyetim yok. Ve bu tür “abartılı” anlatımları ve hareketleri  “saçmalık” olarak görüyorum.

***

Tabi seven sever; sevmeyen sevmez beni hiiç alakadar etmez. Ben Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olduğuna ve birçok şeyi O’na borçlu olduğumuza inananlardanım.

***

Evet, Atatürk’ün ölümünün üzerinden 72 yıl geçmiş; öğretmenimin anlattıklarının da 23…

Fakat bazı “saçmalıklar” ve “hezeyanlar” bu günde aynen devam ediyor.

***

İnanılır ki Ardahan’ın Damal Dağlarında, her yıl yaz aylarında gün batımı sırasında, bir derenin yamacında Atatürk sülieti oluşur. Aslında oluşan sadece bir kayanın gölgesi.

Atatürk’e benzemesi ise sadece bir TESÂDÜF. Gezin memleketi, birçok şeye bezeyen birçok “gölge” görebilirsiniz. İnternette dolaşan resimlerde de İstanbul’un haritasında Fatih Sultan Mehmet resimi olduğu keşfedilmiş iyi mi!

Facebook’ta herkes paylaşıyor.

Şu günlerin modası da o.

***

Bir kaç gün önce ulusal televizyon kanallarının birinde izlemiştim. Atatürk ölmeden tam 9 yıl önce, 1929’da, Hindistan’dan armağan olarak gelen halının üzerinde bir saat figürü bulunuyor. Ve sıkı durun; o saat tam “dokuzu beş geçe”yi gösteriyor.

Yorum sizin!

***

Bu gün yine 10 Kasım. Atatürk saat dokuzu beş geçe, ölümünün 72 yıldönümünde bütün yurtta, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ve dış temsilciliklerde törenlerle anıldı.

İmkânı olanlar Anıtkabir’e ve yatağının başına koştu.

Kimisi dua etti kimisi saygı duruşu…

Yatağın başında nöbet tutan asker her zaman olduğu gibi yine ağladı. Nasıl ağlamasın bütün kameralar onun üzerinde. Gözüne gözüne sokuyorlar ki, ağlasa da çeksek.

O da kıracak değil ya ağladı yine.

***

Teşekkürler Ata’m. İyi ki vardın ve iyi ki şimdi üzerinde yaşadığımız Türkiye Cumhuriyetini kurdun. Allah (cc) taksirâtını affetsin. Kabrin nûr olsun. Seni ve senin nezdinde Cumhuriyetimizin kurulmasında emeği geçen tüm insanları bir kez daha saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.

“Şov” ve “tüccarlık” yapanlara inat, bütün samimiyetimle...

***

Bayramdan önce yazamazsam, şimdiden herkesin Kurban Bayramı mübârek olsun.

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Veli KARALAR Arşivi