Can Borcu

Can Borcu
Sonbaharın başıydı, ağaçlar yaprakarını erken dökmeye başlamıştı.Kavak ağaçlarının yapraklarını üst dallardan dökmeye  başlaması, yaşlıların deyişiyle bu kışın  sert geçeceğine işaretti.

Handan Hanım, balkonda çamaşırları  iplere asarken  bahçedeki ağaçlara baktı. Hepsinde de sarı renk çoğunluktaydı fakat  iğne yapraklı iki çam ağacı inadına  yemyeşil duruyordu. Çamaşırları ipe astıktan sonra mutfağa girdi. Lahana sarmasının kokusu  etrafa yayılmıştı. Tarhana çorbası ,ocağın diğer gözünde yavaş yavaş kaynıyordu.

İçindeki dilimlenmiş şeker pancarlarını birbir tabağa aldı. Pancarlarpişmişti.Tahtakaşıkklahöpleyerek çorbanın tadına baktı, şeker pancarının  tadı çorbaya sinmişti.

Çorbayı kevkirle süzdü, tekrar tencereye koydu,çorba tekrar kaynamaya başladı.Tetereyağında kavrulmuşve dövülmüş çiğ sarımsağı çorbaya ilave edince’’Casss…’’ diye...

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYIN...

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.