Prof.Dr. Mahmut Yardımcıoğlu: Yeni bir heyecana ihtiyacımız var

Batı Asya Araştırma Enstitüsü (BAAE) Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, “Biz medeniyetimizin heyecanını kaybettik ve biz medeniyetimiz ateşini kaybettik. Nasıl AK Parti hükümeti de heyecanını ve ateşini kaybetti

Maras Gündem TV YouTube kanalının canlı yayın programında Gazeteci Mehmet Taş ve Bekir Doğan'ın sorularını cevaplandıran ve gündeme dair açıklamalarda bulunan Yardımcıoğlu, millet olarak heyecanlarını kaybettiklerini, siyaset olarak, milletvekili olarak, belediye başkanları olarak heyecanlarını kaybettiklerini belirterek, 31 Mart’ta yerel seçim yapılacağını Belediye başkan aday adaylarında da hiçbir heyecan görmediğini ve vatandaş olarak da Belediye Başkanı da şu adam olsun diyecek bir aday adayı görmediğini söyledi.

Yardımcıoğlu, Maalesef ki heyecanın ateşin, derdin yüksek olduğu dönemlerde bu coğrafyada öyle insanlar fışkırmış ki öyle alimler ilim adamları fışkırmış ki bakıyorsun, yapmış oldukları yorumlar yüzyıllar ötesine gidebiliyor. Şimdi öyle bir kısa dönem yaşıyoruz ki, şehrimizde ve ülkemizde seçimler var, Allah aşkına kendi şehrine bak, adaylara bak Ali hâlâ diyebileceğim bir adam gösterebiliyor musun? Peh Olsun diyebileceğim bir adam gösterebiliyor musun?

İstanbul'a bakıyoruz Murat Kurum'la İmamoğlu'nun arasında tercih yapmak durumunda kalıyoruz. Niye bu memleket için çok daha farklı bir adam maalesef bulamıyoruz. Ankara için hakeza, İzmir için hakeza, Kahramanmaraş için hakeza, bakıyoruz adaylara şehirde insanların arasında olduğum için insanların konuşmalarından mülhem olaraktan ben bunu söylüyorum. Adaya bakıyorsun Büyükşehire Onikişubat’a Dulkadiroğlu'na, aliyyül ala oldu çok güzel bunu getirip koyalım diyebileceğimiz bir adamı maalesef ki bulamıyoruz.” Dedi.

“Bunu herhangi bir adayın namına böyle tüm adayları kötülemek maksatlı falan asla söylemiyorum” diyen Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, Ama kafamızda özlemini duyduğumuz bir Belediye Başkanı, özlemini duyduğumuz bir milletvekili özlemini duyduğumuz bir bakan noktasından baktığımızda bu heyecanı hissedemiyoruz.” İfadelerini kullandı.

Başkan Yardımcıoğlu, “80’li yıllardaki 84-88’deki Anap’lı yılların, Doğru Yollu yılların, nihayetinde bunlarda sağ partilerdi. Bugün Ak Parti’nin içindeki insanlar nereden geldiler? Buralardan devşirdiler geldiler. MHP den eski Doğru yolcu, eski Anapcı, eski MHP li insanlar ya da o insanların çocukları ya da onların kardeşleri ya da onlarla temas etmiş olan insanlar nihayetinde. Bir anda %50, %52, bir anda olmadı yani patlamadı, gökten zembille inmedi bu toplumun içerisindeydi bunlar. O dönemdeki meclis üyelerinden, belediye başkanlarından bahsediyorsunuz. Onların kadirşinaslığından onların kalenderliğinden bahsediyoruz. Esasında özlemini çektiğimiz şey de biraz bu. Bir belediye başkanının gülümsemesi, bir belediye başkanının bal eli yoksa bal dili yoksa biz o Belediye Bakanını ne yapalım. İşte Dr. Sait Emir Mahmutoğlu diye bir adamı biliyoruz. Bu şehirde değil mi? Anlatılan hikayelerini dürüstlüklerini devletin bir zirve çöpüne tenezzül etmemelerini, ulu caminin arkasındaki belediyenin olduğu yerden başlayaraktan ondan sonra böyle hikayeleri ben de duymuş olduğum için bunları söylüyorum. Dolayısıyla böyle insanları bu şehir özlüyor. Bu ülke özlüyor. Yani kamu malını mili malını bunu ben de yemeyim. Senin çocukların da yemesin tarzında bir bakış açısıyla.

Şimdi adaya bakıyorsun Büyükşehire, Onikişubat’a, Dulkadiroğlu’na Başkan çıksın, ne yapacağız yani? Bu toplumun içerisindeydi bunlar ama o dönemdeki meclis üyelerinden, belediye başkanlarından bahsediyoruz. Uzmanların kalp için hastalığından onların kalenderliğinden bahsediyoruz. Esas özlemini çektiğimiz şekli de bu. Belediye başkanının gülümsemesi, belediye Başkanının bal eli yoksa bal dili yoksa belediye başkanını ne yapalım.” açıklamalarında bulundu.

Şimdilerde ise haramzade diye insanların çıktığını belirten Başkan Yardımcıoğlu,” Maliye hazinesine aitse bunu nasıl kiralarız? Önce sonra satın alma yoluna gideriz ya da maliye hazinesinde ise belediyeyle takas yaparız belediyenin uhdesine nasıl geçeriz, geçirdikten sonra hangi ilan panosunda ne zaman yayınlandığını bilemediğimiz bir tarihte yayınlanıp, bir haftada satışını nasıl gerçekleştiririz diye insanlar peydah oldu bu memlekette ve bu ülkede. Bakıyorsun nerede bir kamu malı varsa, nerede bir mili malı varsa birileri çökmüş. Bunlar o insanların çocuklarımı yoksa bunlar başkalarının çocuklarımı, bunlar nasıl haramzade diye insan düşünmeden edemiyor.

Tevfik Kadıoğlu gibi bir adam burası çok güzel bir ev fakat Belediyenin binası yok burayı belediye binası yapayım, ben belediye, devlete bağışlıyorum diyen bir kafayı düşünün, bir anlayışı ve algıyı düşünün, öbür tarafta da bura çok güzelmiş burayı kendi aktiflerim arasına katayım tapusunu kendi adıma çıkartayım denilen kafayı düşünün. Bunlardan Uzaydan mı geldiler, yoksa zembille mi indiler.” Dedi.

HOCAYA GELEN MESAJ MİLLETİN HALİNİ ANLATIYOR

Prof. Yardımcıoğlu kendisine gelen bir mesajı okuyarak, bundan çıkış yolu bulunmalıdır dedi. İşte o mesaj:

Sayın hocam, heyacan duygularımız maalesef ki törpülendi. Şimdi nasıl geçineceğiz, karnımızı nasıl doyuracağız, çocuklarımıza nasıl bir gelecek vereceğiz gibi sorular içerisinde boğuştuğumuz için memleket meseleleri bizim gibi dar gelirli ailelerin ikinci sırasında, hatta düşünemez olduk. Cimere bir yazı yazdım. Aynen şöyleydi, sen dünyanın en büyük liderleri arasında olabilirsin. Ancak ben, üniversitede okuyan bir kızım, lisede okuyan bir oğlum var. Emekli bir memurum, ben bunların ihtiyaçlarını karşılayamıyorsam, sen benim umrumda bile değilsin dedim. Yengene de benim çok iç çamaşırına ihtiyacım olacak dedim. Tabi devamı da var. Anlarsınız, doğru sözü en açık bir şekilde belirtmiştim. Her şey olabilirdi. Saygılarımla.

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.