Türkiye’de Sosyal Güvenlikte Alarm: 21 İlde Emekli Sayısı Çalışanı Geçti

Aktif/pasif oranındaki düşüş, sosyal güvenlik sisteminde alarm veriyor.

Aktif/Pasif Dengesi Kritik Seviyede

SGK istatistiklerine göre, yıl sonunda Türkiye’de 25 milyon 625 bin 750 aktif sigortalı bulunuyor. Buna karşılık 16 milyon 677 bin 617 kişi emekli, dul veya yetim aylığı alıyor. Ancak aktif sigortalılar arasında stajyer, kursiyer ve çırakların da yer alması nedeniyle gerçek zorunlu çalışan sayısı 23 milyon 202 bin 708’e düşüyor. Bu durum, aktif/pasif dengesini daha da aşağı çekiyor.

Yıl sonunda aktif/pasif oranı 1,61 seviyesinde gerçekleşirken, Ağustos ayında 1,60’a kadar gerileyerek sistemin sürdürülebilirliği açısından kritik bir eşik oluşturdu. Sosyal güvenlik uzmanları, ideal oranı 2,5–3 olarak belirtiyor ve mevcut seviyenin uzun vadede mali baskıyı artıracağı uyarısında bulunuyor.

21 İlde Emekli Sayısı Çalışanı Geçti

Habertürk’ten Ahmet Kıvanç’ın analizine göre, Türkiye genelinde 21 ilde emekli sayısı aktif çalışan sayısını geçti. Bu illerin başında Karadeniz’in Sinop ili geliyor:

• Emekli sayısı: 65.514

• Aktif çalışan: 48.042

Sinop’un yanı sıra Zonguldak, Bartın, Rize ve bazı Karadeniz şehirlerinde de benzer tablo gözlemleniyor. Bu illerde çalışan nüfus, emeklilerin sosyal güvenlik yükünü finanse etmekte yetersiz kalıyor.

Bazı İllerde Fark Yalnızca %10

Denizli, Gümüşhane, İzmir, Kastamonu, Samsun, Sivas, Uşak ve Kırıkkale gibi illerde aktif çalışan sayısı emekli nüfustan fazla olsa da fark yalnızca yaklaşık %10 civarında. Örneğin İzmir’de her 100 emekliye karşılık sadece 110 çalışan bulunuyor. Uzmanlar, bu illerin kısa süre içinde emekli ağırlıklı iller kategorisine geçebileceğine dikkat çekiyor.

Büyükşehirlerde Durum

• İstanbul: Aktif çalışan 5 milyon 558 bin, emekli 3 milyon 392 bin, oran 1,64

• Ankara: Aktif/pasif oranı 1,46, ülke ortalamasının altında

Ekonomi uzmanları, mevcut trendin devam etmesi halinde sosyal güvenlik sisteminin uzun vadede ciddi mali yük altında kalacağını belirtiyor. Bu tablo, hem emeklilik planlamaları hem de devlet bütçesi açısından önemli riskleri gündeme getiriyor.

Sosyal güvenlik dengesi, Türkiye’nin ekonomik sürdürülebilirliği için kritik bir gösterge olmaya devam ediyor.