Karabatak’tan 2’inci mizah kitabı Yağlı Yavan Çıktı!

Karabatak’tan 2’inci mizah kitabı Yağlı Yavan Çıktı!
Adıyamanlı gazeteci yazar Naif Karabatak, ikinci mizah kitabı olan Yağlı Yavan, Kitapyurdu yayınlarından çıktı.

Adıyamanlı gazeteci yazar Naif Karabatak, ikinci mizah kitabı olan Yağlı Yavan, Kitapyurdu yayınlarından çıktı.

1964 Adıyaman doğumlu olan Gazeteci Yazar Naif Karabatak, uzun yıllardır gazetecilik ve yazarlık yapıyor. 2005 yılında Yılın Yazarı da seçilen Karabatak, Adıyaman Güne Bakış Gazetesi, Zonguldak İnanış Gazetesi, Kahramanmaraş Gündem Gazetesi dışında Makas ve Dilhane dergilerinde de mizahi yazılar kaleme alıyor.

Daha önce Bir Delinin Not Defteri köşesinde yazdığı mizahi hikâyelerini “Emmi Hortumu Taksana” adıyla kitaplaştıran Naif Karabatak, yeni mizahi hikayelerini Yağlı Yavan adıyla kitaplaştırdı.

Kitapyurdu Yayınlarından çıkan Yağlı Yavan, 288 sayfa, 48 hikâyeden oluşuyor. Kitabın “Başlarken bölümünde Karabatak şunları söylüyor;

Her şakada bir gerçek var derdi babam; her gerçekte de bir şakanınbulunacağını eklemeyi unutmazdı.

Mizah yazmama sebep olan belki de babamın bu sözüydü, belki dehayatı çok da ciddiye almamam gerektiğine olan inancımdı. Çünkühayat çok kısaydı ve biz burada kalıcı değildik.

Her ne kadar hayatı ciddiye almazsam da, hayat beni olabildiğinceciddiye alarak her türlü zorluğu yaşattı, her acıyı tattırdı, her badireyiatlattı.

yagli-yavan-cikti!.jpg

Hangimize yaşatmadı ki…

Kendi adıma çıkardığım ilk kitap olma özelliği taşıyan bu kitap,“Yağlı Yavan” adıyla sizlerle buluştu. Bu kitaptan çok, bu kitabınbasılma hikâyesi var, bambaşka bir hikâyenin konusu.

Mizahi yazılarımı “hikâye” veya “öykü” diye belli bir kalıba sokanlardandeğilim. Çünkü kendimi “hikâyeci” veya “öykücü” olarakgörmüyorum. Daha çok kendime has üslubumla mizahi yazı yazdığımısöylüyorum.

Uzun bir süre “Bir Delinin Not Defteri” köşesinde “Cenk Gülen”mahlasıyla yerel gazetelerde köşe yazarlığı yaptım. Bunların bir kısmını“Emmi Hortumu Taksana” adıyla kitaplaştırmıştım. Yereldekalan bu çalışma, içimde bir ukdeyi de bıraktı. Gazetedeki mizahiyazılar yerine, hikâye tadında, öykü tadında mizahi yazılar yazmakve bunu da kitaplaştırmak istiyordum. Ben ne kadar istersem isteyeyim,her zaman önüme bir engel çıktı, her zaman mizahi kitapprojeme asık suratlı hayatın zorlu şartları dikildi.

Ve sonunda bu kitap ortaya çıktı.

Kimseyi güldürmek gibi bir görevim yok. Ancak, sayfayı her çevirdikçeyüzünüzde oluşacak tebessüme ortak olabilirim.

Bu kitapta bir birinden bağımsız gibi dursa da, temelde aynı olanve kitaba adını verdiğim öyküyle paralel duran mizahi yazılar yeralıyor.

Bir iddiam yok ama bir derdim var; daha güzeli de olmalı, okurlarlabuluşmalı…”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.