Yonuz Âmed Nâmı Diğer Türkücü Kâye

Yonuz Âmed Nâmı Diğer Türkücü Kâye

Rahmetli Ahmet Abi (Peltek) Göksun'umuzun eşli kabilesi "Yonuzlar" sülalesindendir.1931 yılında Köprübaşı Mahallemizde rahmetli Yonuz Hacı'ın ilk evladı olarak Dünya'ya gelir. Daha dört yaşındayken annesini kaybeder. Babasının ikinci ve üçüncü evlilikleriyle birlikte, Ahmet Abi on dört çocuklu geniş bir aile içinde büyür.

12-13 yaşlarında düğünlerde çok güzel halaylar çeken, halay arasında türküler söyleyen Ahmet Abi'nin o yaşta gösterdiği bu yüksek performans nedeniyle, sevenlerince baş, büyük anlamında O'na "Türkücü Kâye" ünvanı verilir. Yer yer Ahmet Abiye türkücülerin ağası yani büyüğü anlamında "Türkücü Ağa" da denilir. Ağa kelimesinin son heceside (ğa) söylenirken zamanla yutulur ve Ahmet Abinin adı "Türkücü Â" olarak kalır vesselam. Bizde artık Türkücü Â diyeceğiz bu güzel adama.

Türkücü Â bu dönemlerde şiirler yazmayada başlar. Yazdığı şiirler aşık, ozan geleneğinden genelde atışma türündedir. İçinde bulunduğu ortamı güzelce tetkik ettikten sonra, kim durdurur ki artık rahmetli Türkücü Â'yı ?

Rahmetli vefat ettiği 2013 yılına kadar 3000 civarında Göksun için hazine değerinde şiirler yazmıştır. Polis Memuru olan oğlu Zafer Peltek bu şiirlerini yazdığı deftere evinde özenle muhafaza etsede; malesef 2023 depreminde Zafer'in eşi ve üç çoğuyla birlikte bu defterde depremde kaybedilir.

Zafer kardeşime bu acılarından dolayı tekraren baş sağlığı ve sabırlar dilerken, şehitlerin tüm aileye şefaatçı olacağı inancımı da O'nunla paylaşmak isterim. Ayrıca Zafer Pelte'ğin şehitleri adına Tepebaşı ve Çağlayan'da yaptırdığı camiilerin de, şehitlerimiz ve kendileri için ebediyen açık bir hayır kapısı olmasınıda, tüm Göksun'lular olarak Mevlâmızdan niyaz ettiğimizi belirtmek isterim.

Orta üstü boyda, geniş omuzlu, kalın boyunlu, güçlü, kuvvetli, yakışıklı Türkücü Â, doğduğu günden itibaren ilk defa askerlik nedeniyle Göksun dışına çıkmış ve sonrasında 1999 yılında o zaman Kayseride bulunan Oğlu Zafer'in yanında vefatına kadar orada yaşamıştır.

Ahmet Abi, 1973 yılında Göksun Emniyetinde bekçi başı olarak görev yapar. 1975 yıllarından itibaren uzun süre Çiftçi Malları Koruma Başkanlığında "Kır Bekçi Başı" olarak uzun süre görev alır. Hatta 1989-1994 yıllarında benimde İlçe Tarım Müdürlüğü görevim esnasında, O ve yardımcısı Atilla Peltek'le birlikte çalışmışlığım var. Zar-zor bütçeleriyle her ikisininde başarılı görevler yaptıklarına şahidim.

Sevecen, hoş sohbet, yardım sever, açık sözlü, hazır cevap gibi renkli kişiliği olan Ahmet Abi, türkülü halaylarıyla düğünlere renk katan, şen eden, düğünlerin aranılan adamıydı. O'nsuz düğünler yavan olurdu. Türkücü Â'nın el attığı düğünler ise, düğün düğün gibi, bir festival havasında şenlik içinde geçerdi.

Tâ Orta Asyadan beri devam eden, Anadolu'da yörüklerce devam edilen; develi vs hayvan fiğürlerini Türkücü Â, Göksun'da da yaşatırdı. İnek, manda, malak, keçi postları giydirdiği insanları gelinin önünde davul- zurna eşliğinde sokaklarda gezdirerek düğünü şölen şeklinde şenlendirirdi.

Asker arkadaşı, kadim dostu Gölpınar'lı Aziz Efendi'nin oğlu rahmetli Ali Abi'yle (Soylu) birlikte askerlik için İstanbul'a giderlerken, istasyonda Ali Abi'nin yanlışlıkla İzmir trenine bindiğini görünce; Türkücü Â boş mu dursun;

Aziz Efendi'nin Oğlu Ali

Giderken Şaşırmış Yolu

Hey Allahın Kulu

Gördün mü İzmir'i İzmir'i

Diye başlamış dizelere...

Göksun içinde;

Hastadır Deli Gönül Hastadır

Konur Dağı Şu Kirec'e Yaslanır

Deli Gönül Böyle Kalmaz Uslanır

Şırıl Şırıl Suyu Akar Göksunun

Kıvrak zeka ve hazır cevaplıkları ile bilinen Türkücü Â'nın o günün Göksun Merkez de atışmada hemen hemen üstüne yoktur.

Bir defasında kendini ozan olarak tanıtan bir kadınla atışmaya girmesi istenir. Kadın Türkücü Â'ya iğneli iğneli bir iki dize söyleyince; Türkücü Â dayanamayıp kadına nereli olduğunu sorar ve Gavurdağı cevabını alınca; Türkücü Â başlar atışmasına;

Gavurdağı'ndan Ham Çıkmaz

Kireci Üstümüze Yıkmaz

Sen Bir Koyun Ben Bir Koç

Koçla Koyun Vuruşmaz

Deyince;

Kadıncağız ne söyleyeceğini bilemez orada keser atışmayı.

Eyy güzel adam ! adın ister Yonuz Amed, ister Türkücü Kâye isterse de Türkücü Â olsun, seni Göksun unutur mu hiç ?

Seni, göçenlerini rahmetle anıyor, kalanlarınıza da sağlık ve afiyetler diliyor bu Şehir...

NOT: Bu yazı Dr.Mustafa Coşkun KALE'nin henüz yayınlanmamış "Küçük Türkiye'm GÖKSUN" adlı eserinden alıntıdır.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Yazarlar Haberleri