Ulu Camii Haziresi ve Tarihçi Yalçın Özalp’in Anlattıkları

.

Türk İslam medeniyetinde yerleşimler Camii merkezlidir.  Her beldenin bir çok camisi, mescidi olmasına rağmen, mutlaka her şehrin en kadim camii  “ Camii kebir” yada “Ulu Camii” olarak bilinir.

Camii kebirlerin yapılışından itibaren kıble tarafında “hazire” denilen özel mezarlık alanları yer alır. Bilhassa o beldede vefat eden din alimleri,  ilim, irfan sahibi kimseler ve mühim  devlet adamları bu mezarlıklara gömülürler.  

Şehrimizdeki Ulu camii bilinen en eski Dulkadiroğullarına ait camii kebir olduğu biliniyor.  Alaüddevle Bozkurt Bey'in Hicri 906, Miladi1500 tarihli vakfiyesinde, Cami-i Kebir ve Cami-i Atik adları ile, tahrir defterlerinde ise Süleyman Bey Camii olarak kayıtlarda geçer. Camii giriş kapısı üzerindeki kitabede Hicri 907, Miladi 1501 tarihi, onarım yılı olduğu görülür.

Ulu camii kıble tarafında şimdi metruk vaziyette bulunan park, camiinin mezarlık alanı haziresidir. Burada bir çok önemli şahsiyetlerin defnedilmiş olacağını tarihçilerimiz söylüyor.

PİRİ MEHMET PAŞA VE 28 MEHMET ÇELEBİ’ NİN SON SÜRGÜN YERİ

Kahramanmaraş tarihi üzerine yaptığı ciddi araştırmalarla tanıdığımız Tarihçi Yar.Doç. Dr.Yalçın ÖZALP hocamızla,bu konuda sohbet ettik.Ulu Camii Kahramanmaraş’ın en büyük eski camiisi, dolayısı ile kıble tarafındaki mezarlık alanında, mühim insanlarının gömülü olabileceğini hocamız anlatıyor;

“Piri Mehmet Paşa; Yavuz Sultan Selim’in veziri. Son sürgün yeri Maraş. O zamanlar mezar naklinin imkanı yok. Zannederim ki onu da Ulu Camiinin bahçesine gömmeleri lazım.

Yirmisekiz Mehmet Çelebi; Fransa ahvalı hakkında bilgi vermek için Fransaya gittiği,  1820 de Padişah Üçüncü Selime sunduğu “ işleri Dinimiz gibi, dinleri işimiz gibi” rapor la meşhur. Onunda son sürgün yeri Maraş. Bunun da Ulu camii mezarlığına gömülmesi lazım.”

“HÜZEYFETÜL MER’AŞİ” KABRİ ŞERİFLERİ ULU CAMİDE Mİ? 

Hocamız heyecanla sohbetine devam ediyor. “Sadettin Huzeyfetül Mer’aşi” hazretlerininde mezarıda Ulu Camii haziresinde olması lazım.” diyor.

Hüzeyfetül Mer’aşi hazretleri İslam tarihinde önemli bir yere sahip. Besim Atalay “Maraş Tarihi ve Coğrafyası” adlı eserinde Hüzeyfetül Mer’aşi hazretleri ile ilgili olarak; “Müşârün ileyh meşâyih-i izâmdan­dır. Kerâmetleri nakledilmiştir. La­kab-ı âlileri “Sedidüddindir.” Ehli tarîkat elbibesi demek olan fakr ve tecrîd hırkasını, Hazreti İbrahim Edhem Kuddise sırruhu’den giyin­miştir. Fakîh, kâmil, âmil olup dînî ilimlere dâir faydalı eserleri vardır.”

TURİZM PATLAMASI YAŞANABİLİR

Yalçın Özalp hoca bu şahsiyetlerin mezarların araştırma ile ortaya çıkabileceğini söylüyor. Bu konuda araştırmacılara yardımcı olabileceğini söylüyor. Önemli birde tespit yapıyor.  “Eğer bu mezarlar ortaya çıkartıldığında Kahramanmaraş’ta turizm patlaması yaşanır” diyor.

Maraş’a geldiğim yıllarda döne döne Ulu cami haziresinde mezar taşı aradım. Camiinin bahçesi tertemiz. O zaman Hilmi Vakkasoğlu ağabeyimle görüştüm. Bana, 1945 yılında Gaziantep’li Orhan isimli bir Vakıflar Müdür var idi. Şehir içindeki mezarlıkları kaldırdı. Bazı vakıf mallarını sattı.” dedi.

TARİHİ MEZAR TAŞLARI KIRILARAK KANALİZASYON DERE KAPLAMASINDA KULLANILMIŞ

O dönemde tarihi mezar taşları ihtimaldir harf inkilabınada ters düşmüşlerdi. Kırılarak, Uzuoluk kanalizasyon deresi üzerinin taş kaplamasında tonoz malzeme olarak kullanılmış. Yalçın Özalp hoca bu iddialar üzerine oraya indiğini, kanalizasyon tüneli içerisinde bazı mezar taşlarının, yapı üzerinde kısmen izlerine rastladığını belirtiyor.

Yalçın Özalp Hocamızı heyecanla dinledik. Kayda aldığımız sohbeti “zehirlediğim öğrencilerimden” diye latife yaptığı, çok sevdiği talebelerinden, 23 bin 700 öğrencisinden biri olan Bahaeddin Bilginer ile birlikte gerçekleştirdik. Kendisine sağlıklı uzun ömürler diliyoruz. Yaptığımız güzel, uzun sohbetin bir kısmını istifade edileceği umudu ile bu haftaki köşeme taşıdım. İnşaallah sonraki yazılarımda da yeri geldikçe hocamızın fikirlerinden istifade edeceğiz.

BELGELER BENİMLE BİRLİKTE MEZARA GİTMEMELİ

Sohbetimizde biraz da hocanın Kahramanmaraş’lılara sitem ettiğini hissettik. Haklı olarak bu şehrin kendisinden yeterince istifade edemediğini söylüyor. “ bu bilgi ve belgeler benimle birlikte mezara gitmeden gün ışığına çıkmalı” diyor.

Ulu cami kıblesindeki metruk ibretlik parkın, amacına uygun olarak yeniden tanzim edilmesini,. Özellikle büyük şehir belediyemiz ve diğer ilgili kurumların bu alanı yeniden düzenleyerek Kahramanmaraş turizmine katkı getireceklerini umuyoruz.   

Selam ve sevgilerle.   

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri