*Sanmayın ki gamsızım.
*Sanmayın ki hiçbir şey beni etkilemiyor.
*Acı olaylar karşısında durgun ve sessizim, gözyaşlarım içime akar, göremezsiniz.
*İfade etmekten yorulmuşum kendimi. Sessizliğim arttı, konuşmalarım azaldı şimdi.
*Artık insanların değişeceğine de inanmıyorum. Çünkü herkes kendi bildiğini okuyor. Kendi fikri etrafında semah dönüyor.
*Hani diyor ya şair; “Şimdi bir dünya güzeli gelse tutsa elimden,seni seviyorum dese güler geçerim.” Öyle işte.
*Çok mutsuz olunca “Bu da geçer ya hu.” diyorum. Bu acı tecrübeye de yaşayarak vardım. Çünkü hiçbir şey kalıcı olmuyor bu hayatta. Her şey bir gün eskiyor ve tarih oluyor.
*Varlığımın en çok kendim için önemli olduğunu, insanlar bencil davranınca anladım. Kendimi hep ıskaladığım için üzüldüm. Kendimeymiş en büyük haksızlığım, fazla empati yapınca anladım.
*Herkesin kendini önce düşündüğünü, “Önce ben” dediğini görünce anladım.
*Stresin hastalıklar için, doğurgan bir ana olduğunu kanser olunca anladım.
*Hayatın bir ödül olduğunu büyük ameliyatımdan sağ çıkınca anladım.
*Komşu dahil,akraba dahil, herkesin sağlığınız yerindeyse var olduğunu, hastalanınca anladım.
*Makamın gösteriş olduğunu, emekli olunca anladım.
*Toprağın en şefkatli ana olduğunu, aldığı canları geri vermeyince anladım.
*Kendini geliştirmenin en doğru yol olduğunu, bilgi karşısında tökezlediğimde anladım.
*Varlığımın mutlu olduğu insanlara dahi gittiğimde, ziyaretin kısasının makbul olduğunu anladım.
*Küçük insan yavrularını sevmenin, insana duyulan sevgi ile alakalı olduğunu öğretmen olunca anladım.
*Hiçbir şeyin garantisinin olmadığını, yaşadığım her an’ın bile tarih olduğunu artık anladım.
*Anladım ki hayat sen ona nasıl bakarsan, o da sana öyle bakarmış, tecrübe edince anladım. Anladım.
*Çaba göstermeden hiçbir şeyin, hiçbir yere varamayacağını anladım.
*Yalnızlığın korkutucu olmadığını, kendimle hasbihal edince anladım.
Yaşadığım ömrün bu zamana kadar bana öğrettikleri Azizim.