Kitap Bilgidir, Bilgi İse Güçtür

Adına Ticaret ve Meslek Lisesinde kütüphane açılan Ahmet Yüzeroğlu, meslekte 40 yılını doldurdu.

40 yıllık meslek hayatını okumaya ve öğrencilere adayan Ahmet Yüzeroğlu, çocuğuna ruhuna hitap eden kitaplar sunulduğunda okuma oranlarının artacağına inandığını, bu hali ile internet ile kütüphaneleri de birbirinden ayırmamak gerektiğini söyledi.Yüzüroğlu, gazetemizin sorularını cevaplarken,  kitabın bilgi, bilginin ise güç olduğunu belirterek, gücü elinde tutan milletlerin kuvveti de elinde tutacağını söyledi.

Adına Ticaret ve Meslek Lisesinde kütüphane açılan Ahmet Yüzeroğlu, meslekte 40 yılını doldurdu. Çok sevdiği kütüphanesinde 6 bin kitap bulunduğunu bu hali ile Türkiye’nin en fazla kitabı bulunan devlet lisesi olduklarını belirterek çocukların ve gençlerin kitap okumaları hususunda şunları söyledi; “ Çocuklarımıza neden kitap okumuyorsunuz? Diye sorgulamak yerine, çocukların ruh dünyasına hitap eden kitaplarla tanıştırmak gerekli. Çünkü çocuk ilgisini çeken kitapları okur. Bunun için çocuklarımızı yakından tanımak gerek. Aslında bu bir savaştır. Cehalet ile savaşımızdır. Zafer ise ancak çalışanların olur. Biliyorsunuz bu doğanın kanunudur. Bu yavrular bize emanet edilmiş, onları okumaya yönlendirmekte bizim görevimizdir. Demek ki okumayan çocuk yok, okutulmayan çocuklar vardır” dedi.

İNTERNET KAFALER KÜTÜPHANELERİN ALTERNATİF OLMAMALI

Günümüzde internet kafelerin kütüphanelerin alternatifi gibi gösterildiğini belirten Ahmet Yüzeroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü; “ Veliler ve öğretmenler bilinçli olmalı. İnternet ve kütüphaneleri birbirinin alternatifi olarak gösterilmemeli. Her ikisinde de insanlar bilgiye ulaşıyor. Yeter ki bir bilinç oluşturalım. Ülkemizde internet kafeler yeni, geçiş yaşıyoruz, sıkıntılar var. İlgili ve sevgisini sunan velilerle bu sorun çözülür. Aksaklıkları giderebiliriz.

ÇOCUK KİTAP KOKUSU İLE BÜYÜMELİ.

Hatırlayın bizim dönemimizde boş zamanlar sadece kitap okunarak kapatılırdı. Şimdi alternatifler çok, çocuklarımız bu nedenle kitap dostu olmalılar. Bunun için anne ve babalara önemli görevler düşüyor. Birlikte kitap okumaları gerekiyor. Çocuklarımız kitap kokusu ile büyüdüklerinde, internetin hazır bilgilerini almak yerine, kitabı tercih edecektir. Aslında internet ve kütüphane ile barışık olmak gerekiyor. Biraz sınav sistemi de bunu sağlıyor, çocuklara test çözme, ders konularını okumadan farklı olarak kitap okuma zamanı bırakmak gerek diye düşünüyorum” dedi.

OKUMAK IŞIĞA YÜRÜMEKTİR

Yüzeroğlu, okumak ışığa yürümektir. Okuyan insan kendini dolayısı ile kainatın sırlarını öğrenir.  Genel anlamdı, bilgisizlik okyanusunda bilgiye ve aydınlığa doğru bir adım ilerleyebilmek gayesiyle okumak gerekiyor. Günümüz insanı neden az okuyor? İnsanımızın büyük bir kısmı az okuyor dersek, daha doğru söylemiş oluruz. Kuşkusuz okumaya hâlâ saygı duyan ve onu bir varlık meselesi olarak algılayan kimseler yok değil. Ama okuma kültürü bizde pek yaygın değil. Meselâ Batı’da, Amerika ve Japonya’da hem basılan gazetelerin, kitapların tirajı bir hayli yüksek, hem de okuma oranı çok yüksek. Bunun temelinde yatan en büyük etkense kanaatimce, insanımızın öğrenme, tecessüs, keşif ve evrene açılım ruhu ve coşkusunun diri olmaması; bir başka ifadeyle, ruhunun ve hayat ateşinin porsumuş, sönmüş bulunmasıdır... Tarih içinde diri kalmak isteyen toplumlarsa, bir yandan dimağlarını, bir yandan da dünyalarını sürekli biçimde yenilemek ve geliştirmek zorundadırlar. Ve esasında mesele, aileden sokağa ve bütün kurumlara kadar bir eğitim ve yetişme meselesidir..Nitekim, Batı toplumlarında, durakta, otobüste ya da trende, öyle aylak aylak bakan kimseyi göremezsiniz; herkes mutlaka bir şeyler okuyordun. Bizdekinin aksine, bu durumlarda okumak değil, okumamak yadırganır. Ülkemizdeki üniversitelerin sayısının arttığı, tüm dünya ile birlikte "bilgi toplumu" olma sürecine girildiği bir zaman diliminde hem de.. Bunun sebepleri üzerinde düşünmek lâzım.. Adı geçen ankette, bunun baş sorumlusu olarak da, televizyon gösterilmektedir ama aslında suçlu televizyon mudur? Yoksa, onu bu konuma yükselten sosyal, ekonomik, siyasi, şartlar mıdır?

NASIL OKUMAK GEREKLİDİR?

Bence sorgulayarak okumak gerek.  Şahsen, ilgi duyduğum ve arayışlarıma cevap verebileceğini düşündüğüm bir kitabı, bütün varlığımla okumaya, onu içselleştirmeye çalışıyorum. Acele etmeden, tefekkür ederek, okuma esnasında bizzat düşünce üretmeye çalışarak. Okumayı öneriyorum.  Eğri oturup doğru konuşmak lâzım. Onun için, okuma konusunda insanımızın ruhuna, heyecan ve coşku tohumları atılmalıdır.

Sonuç olarak ben okurken ön yargıdan uzak, doğru değerlendirmeler yaparak, yoğunlaşarak, biraz da sorgulayarak okuyorum. Okumanın tadını alan çocukların ise, kitapları arkadaş edineceğini, en iyi arkadaşın ise kitaplar olduğunu hep inanmışımdır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Magazin Haberleri