2011-2012 Eğitim yılı dershaneler için başladı. Pianalitik Dershanesi Genel Müdürü Muhammet Kasap ile evlilikten-çocukluğa, çocukluktan gençliğe başarının sırlarını konuştuk. Kasap, sağlıklı bir nesil için sağlıklı bir evlilik yapmak gerektiğini belirterek, zeka ile başarı arasındaki ilişkiyi anlattı, ardından zekanın gelişeceğini söyleyerek, çocukluktan itibaren kitap okuma alışkanlığı üzerinde durdu.
Soru: Hocam, uzun yıllardır eğitim içindesiniz, hepimiz çocuklarımızın başarılı olmasını istiyoruz. Size göre bir öğrenci nasıl başarılı olur?
Kasap; Tabiî ki eğitimle. Eğitim ise tek boyutlu değildir. Öncelikle yuva kurulurken sağlam temeller üzerine kurulmalı. Eşler sağlıklı bir evlilik kurdukları zaman onların dünyaya getirdiği çocukta başarılı olacaktır. Çocuğun zeki olması için öncelikle annenin sağlıklı olması ve sağlıklı beslenmesi gerektiğini biliyoruz. Nasıl fidanlar verimli topraklarda daha hızlı boy veriyor ve daha çabuk ürün elde ediliyorsa, çocuklarımızda böyledir. Bilinçli annenin elinde büyüyen çocuklarımız daha başarılı oluyor. Dolayısı ile eğitimli bir ebeveyn , başarılı bir çocuğu yetiştiriyor diye özetleyebiliriz?
Soru: Hocam, bazı çocuklar doğuştan zeki oluyor, anne ve baba kendisiyle fazla ilgilenmese de o sorumluluklarını bildiği için sorunsuz bir eğitim yaşıyor. Siz zeka ile başarı arasında bir bağlantı kurduğunuzda, ne söylemek istersiniz?
Kasap; Bir çok anne ve baba çocuğunun zeki olduğuna anlamak için testler yapar. Çocuk doğduktan hemen sonra davranışları ile kendisi hakkında kanaat oluşturur. Şöyle bir rakam verelim, üstün zekalı çocuklar vardır. Bunlar bir sınıfta bir tanedir, evet zeka Allah vergisidir. Ama zeka aynı zamanda gelişir.Bana göre anne çocuğunun doğuştan zeki olmasını takip etmek yerine,onun zekâsını değiştirmek, geliştirmek, iyi yönde kanalize etmenin yollarını aramalıdır. Çünkü zeka gelişir, Geçtiğimiz günlerde bu konuda bir yazı okumuştum; “Araştırmalara göre zekâyı etkileyen en büyük etmen kalıtım. Zekâ, anne-babadan çocuğa geçmekte ancak annenin genleri daha baskın oluyor. Diğer bir etmen ise eğitim, vücut kasları nasıl çalıştırılarak geliştirilebiliyorsa beyin kasları da ancak çalıştırılarak geliştirilebilir. 100 IQ ile dünyaya gelmiş bir çocuğun iyi bir eğitim ile 120 IQ'ya kadar çıkarılabileceğini belirtiyor. Beyinde milyarlarca nöron olduğunu hepimiz okumuşuzdur, "Küçük yaşlarda bu nöronların sayısı ve kalitesi fazla iken yaş ilerledikçe sayı ve kalite düşüyor. Bu sebeple küçük yaşlarda zekânın geliştirilme katsayısı daha yüksek. Ancak çocukluk dönemindeki gibi olmasa da yetişkinlik çağında da zekâ geliştirilebilir."
Buradan yola çıktığımızda, anne ve babanın çocuğunu doğum öncesi ve doğum sonrası sağlıklı yetiştirmesini ve sorumluluklarını yerine getirmesini öğretmesi gerekiyor. Bu zor ve emek isteyen bir iş doğrudur, ama biz evliliği çocuklarımızın hayatta mutlu olması için yapıyoruz.
Bakın çevrenizi bir çok anne ve baba çocuklarını ihmal ediyor. Özellikle anneler bu konuda çok gayret etmeli, çalışan annelerin çocuklarını ihmal ettiklerini buradan söyleyebilirim.
Soru: Hocam çocuğun zekası sonradan gelişebilir dediniz, bu nasıl olabilir?
Kasap; Berkeley Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada normal zekâ seviyesine sahip bir çocuğun zekâsının geliştirilebileceğinin ispatlanmıştır. Birtakım yöntemlerle çocuklarımızın zekâ seviyelerini yükseltebiliriz. Uzmanlar, ilk ve öncelikli olarak etraftaki olayları dikkatli bir şekilde inceleyin. Yeni fikirlere açık olun. Bol bol okuma yapın. Ters elle yazı yazmaya çalışın. Bu, beyni harekete geçirir. Mümkün olduğu kadar yazı yazın, not tutun. Video oyunları oynayın. Farklı şeyler görmek, farklı düşünmeye katkı sağlayın, Şifreli bir şekilde yazı yazıldığını düşünün. Zeka oyunları oynatın diyor. Bunlar içinde en kolaya çocuklarımıza zeka oyuncakları sunmak ve kitap okuma alışkanlığı kazandırmaktır diyebilirim.
Soru: Biz büyükler kitap okumuyoruz ki, çocuklar bizi örnek alsınlar. Sizce bunu nasıl yapabiliriz?
Kasap:Anne ve babalar çocukları ile kitap okumalı. Çocuğa bol bol hikâye ve masal okuyup resimler hakkında yorum yapmasını istemeli. Çünkü çocuklar sabah kalktığında hikâye ve masallarda olayların, durumların değişeceğini zanneder, onların hoşlandıkları masalları okumaya devam edip, okumaya geçtiklerinde ise birlikte kitap okuma alışkanlığı kazandırmalıyız. İçerik önemli, çocuk içeriğine ilgi duyduğu kitaplara yönelir. Çocuk eğer okuma bilmiyorsa resimleri göstererek ona hikâye anlatılabilir, ardından bir de kendisinin anlatılması istenir. Neden sonuç ilişkisi kurulması istenir. Okumayı biliyorsa kitabı kendisine okutabilirsiniz. Hikâyeyi anlatırken geçmiş ve gelecek zamanı kullanın. Hikâyenin bazı yerlerinde duraksayarak hikâyenin nasıl ilerleyeceğini, az sonra neler olacağını, karakterlerin nasıl davranacağını sorun ve ondan geri bildirimler alın. Hikâyenin sonunda hikâyeden çıkartılacak dersler konusunda beyin fırtınası yapın.
Soru: Son olarak neler söylemek istersiniz?
Kasap: Bakınız başarılı çocukların birkaç ortak özelliği var, birincisi bunlar genelde ilgili aile çocukları, ikincisi sorumluluklarını biliyorlar, üçüncüsü çalışmayı seviyorlar. Baba tohum ise anne o tohumu bağrında büyüten toprak gibidir, çocuk büyütmek sabır ister, anne ve baba birlikte iyi bir nesil yetiştirmek için evlilik kurmalı. Bu gün çoğu çiftler evliliği kendileri için yapıyor. Çocuk merkezli bir evlilik oluşturulmalı, çocuğun topluma kazandırılması içinde ona küçük yaştan itibaren sorumlulukları öğretilmeli. Sorumluluğunu bilen bir çocuk için ise başarı sorun değildir… Bilmem anlatabildim mi?