Abdulbaki GÜNIŞIĞI

Abdulbaki GÜNIŞIĞI

Unutulan Şehitliğimiz, Sessiz Nargin

Her yıl gözyaşları içinde andığımız, mevlüt ve Fatihalar gönderdiğimiz aziz şehitlerimiz içinde en bilinmeyeni ve maalesef hatırlanmayanı Nargin adasındaki şehitlerimizdir.

Sarıkamış harbini ve binlerce dedemizin, yokluk, soğuk ve açlık içinde doğru düzgün savaşamadan şehid düştüğünü bilmeyen insanımız yoktur. Yurt haritasına sahip olmayan, coğrafyasından habersiz, kışının ne müşkil olduğunu, ordusunun bu kışa hazırlığının olmadığını bilmeyen yetkili sübaylarımızın büyük hatası sonucu bu dedelerimiz nice vatan toprağını kurtaracak güce sahip iken, hayalperest Enver Paşanın, gayrimüslim alman milletine aşırı güveninin ve hesapsızlığının kurbanı olmuşlardır. İttihat ve Terakki adını koydukları, fakat aziz Türk milletini yüzlerce sene geriye götüren bu siyasi oluşumun mensupları, aziz vatanın ve nüfusumuzun da yüzde doksanından fazlasını kaybetmemize sebeb olmuşlardır.

Devletimizi istibdattan kurtarmak ve ileri götürmek iddiasındaki bu siyasi teşkilat,  aziz Türk milletinin düşmanları ile ittihad kurmuş ve sonunda yüzbinlerce dedemizin yok yere ölmesine sebeb vermişlerdir. Bu büyük kayıplarımızdan en acı olanlarından birisi de sarıkamış harekatıdır. İşte bu harekatta Rus kuvvetlerine ulaşabilen ve savaşabilen az bir kuvvetin dışında, donmak ve ölmek üzere iken, Ruslara esir düşün binlerce askerimiz, günlerce aç ve susuz bir şekilde yürütülerek, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’nün hemen karşısında ot bitmez bir ada olan Nargin adasına intikal ettirilmişlerdir.

 O yıllar Azerbaycan ve bütün Kafkasya Rus işgali ve zulmü altında inliyordu. Ermeniler Anadolu da yaptıkları vahşet ve katliamlarla şımarmış, aynı katliam ve vahşeti Ruslardan aldıkları cesaret ve silahlar ile silahsız,ordusuz ve korumasız Azerbaycan Türklerine karşıda yapıyorlardı. Bu karışık ve vahim halde, soğukta yüzlerce kilometre yürütülen Türk esirlerinden sağ kalabilenleri bu adaya, gemiler ile intikal ettirildiler. Bu ada kışın çok soğuk, yazın ise aynı derecede sıcak olan bir yer idi. İçme suyu ve elektrik olmayan bu adada, sadece Rus askerlerinin ve memurlarının ikamet edeceği binalar ve sığınaklar vardı. Türk askerleri üstü açık, kenarları dikenli telle çevrili bu adada, kışın ve karın altında tutuldular. Soğuktan ve yetersiz beslenmeden dolayı büyük kayıplar veriliyordu. Bu acımasız tutum karşısında, Rus ordusu ile iyi kötü ilişki kurabilmiş Azerbaycan’ın önde gelen aydınları ve insanları çeşitli adlar altında cemiyetler kurmuş, hastalık için adadan ayrılabilen esirleri kaçırarak evlerinde misafir edip, yolunu buldukları zaman da, Türkiye ye doğru göndermeye çalışmışlardı.

Çok az bir esirin kurtarılabildiği ve hayatta kaldığı bu ada, binlerce askerimizin vahşice ve acımasızca ölmelerini seyreden Rus ordusunun zalimliğinin bir örneği olarak tarihte yerini almıştır. Bize karşı yapılan katliam ve vahşeti hiçbir zaman dile getirmeyen milli yapımızı maalesef bize karşı kullanan düşmanlarımız olmuştur. Adanın hangi tarafını kazsan şehitlerimizin kemikleri bulunur. Ermeniler yalan ve dolan ile bizi katliam ile itham eder iken, Ruslarla beraber yaptıkları katliamları dile getirmek bizim hiç aklımıza gelmemiştir. Hristiyan dünyasının bu hatıralarımızı dinleseler dahi bize hak vereceklerini hiçbir zaman düşünmemiş olsakta, tarih kitabının sayfaları yeni nesle lazım olacağından, bu gün dost zan ettiği milletlerin geçmişte bize ne zalimlikler yaptıklarını, dolayısı ile her zaman bu zalimliği yapabileceklerini öğrenmeleri gerekiyor.

Hükümetimiz Türk milletinin hafızasında yer almayan, unutulmuş nice şehitliklerimizi bulup, ebedi olarak unutulmayacak hale getirmiştir. Bu hususta hükümetimizin hakkı ödeşilmez. Fakat neden ise Azerbaycan daki Nargin adası unutulmuş ve burada bir şehidlik yapılması hiç kimsenin aklına gelmemiştir. Bu adada bir şehidlik yapılmalı, o günün şartlarında oradaki binaların aynısı yapılmalı ve Türk esirlere reva görülen zalimlik bütün dünyaya gösterilmelidir. Bu gün medeni gibi görünen Rus milletinin aslında ne kadar acımasız ve vahşi bir millet olduğu gün yüzüne çıkarılmalıdır. Aynı zamanda o günlerde Azerbaycan da kurulan yardım teşkilatlarının her birinin adı adada gösterilmeli, bizzat bu yardımları sağlayan kişilerin adları ve bulunan bütün şehid adları ölümsüzleştirilmelidir.

Geçmişimizi bilmez isek gelecekte aynı belalara düçar olmamızı engelleyecek ne var ki. Her şey Rabbimin rızası içindir. Vesselam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdulbaki GÜNIŞIĞI Arşivi