Gül Ayşe Yetmez

Gül Ayşe Yetmez

TKDK, DOĞAKA ve KOSGEB

Tarımsal Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Kahramanmaraş İl Koordinatörlüğü agreditasyonunu tamamladı ve ilk iki çağrısını açıkladı.

Daha anlaşılır bir dil ile yazayım.

Milyonlarca euro hibe dağıtacaklar proje bekliyorlar.

Et -süt üretenler, et-süt işleyenler, su ürünleri üretenler, işleyenler, yerel ürün üretenler, kırsal turizm işi ile ilgilenenler ve tüm bu işleri yapmak isteyenler ne duruyorsunuz.

Koşup danışmanların kapısını çalın, tanıdığınız yoksa bizi arayın.

Bu imkanlar memleketimiz için, ne kadar çok yatırım için uğraşır proje hazırlar ya da hazırlatırsak pastadan alacağımız dilim o nispette artar.

Ben gittim tanıştım. Lise caddesindeki kurum binası personeli,  kalite standartları çok yüksek hizmet veriyor, hiçbir sorunuz cevapsız kalmıyor, hepsi koordinatöründen uzmanına hizmetlisine kadar halkımızın hizmetinde, onlarda aynı şeyi söylüyorlar,

Ne kadar çok doğru proje o kadar çok hibe.

Eğer gerçek bir yatırımcı iseniz başlangıçta çok meşakkatli gibi görünen başvuru, değerlendirme ve ödeme süreci sizi yıldırmaz. AB katılım öncesi bu yardımı vermek için onların standartlarında tesislerimizin olmasını ve yine onların standartlarında üretim yaparak hizmet vermemizi  istiyor.

Bu fırsatı iyi değerlendirelim.

Yalnızca TKDK mı yok hayır, DOĞAKA ve KOSGEB de var hibe fonlar veren kurumlar arasında.

DOĞAKA memleketimiz için bir fırsat, onlar hem kamu kurumu hem sivil toplum hem de özel sektör için zaman zaman çağrı ilanları yayınlıyorlar.

KOSGEB, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri  Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı özellikle KOBİ lerimize ve yeni girişimcilerimize yönelik programlarla destekler veriyorlar.

Bunların ne kadar farkındayız, çok farkında olmak zorundayız.

SODES proje çağrılarının bitiminden sonra gördük ki Hatay ili bizim iki katımız proje yapmış ve teslim etmiş. Bizim onlardan daha mı az problemimiz var çözülmesi için paraya ihtiyaç duyduğumuz, yoksa acaba proje mi üretemiyoruz.

Artık istesek de istemesek de projemiz kadar konuşabileceğimiz bir sürece girmiş bulunuyoruz.

Girişimciliğin, ilerlemenin, inivasyonun temelinde planlama kaynaklara ulaşım ve çözümleme ile devamlılığı sağlama yatar. Yani problemi analiz ederek, belirlediğimiz zaman dilimi içinde ayrılmış bütçe ile faaliyetlerimizi gerçekleştirerek kalıcı çözümlere ulaşılması mümkündür. Yeni yatırım koşulları için, kapasite artırımı için de gerekli olan maliyetlerin planlanması yapılmalıdır.

 AB katılım süreci öncesi yapılan ve Türkiye’nin de belli oranda katkısı olan mali yardımlar çeşitli fon kaynakları vasıtası ile hibe olarak dağıtılmaktadır. Ama bu hibe yardımlar rastgele dağıtılmamakta mutlaka gerekçelendirilen, bütçesi ve faaliyet planı bulunan sürdürülebilirliği ikna edici yazılımında istenilen şartlar sağlanmış projelere verilmektedir.

 Her kurum ve kuruluşun mutlaka proje yapabilme kapasitesini  geliştirmesi gerekmektedir. Bu durum rekabeti artıracağı gibi kaliteyi de getirecektir. Fakat proje yalnızca yazılım demek değildir, iyi bir yönetim ve raporlama süreci gerektirir.

Bunun içindir ki artık pek çok kamu ya da özel kuruluşun tercihi danışmanlık firmalarıdır.

Sonuç olarak Sevgili okuyucu ilimizde 3 kurum var. Hepsi birbirinden farklı konu başlıklarında, hibe miktarları değişse bile ortalama %50 oranında yatırımınıza katkı sağlıyor.

Bize düşen yalnızca hangi yatırımım için nereden faydalana bilirimi çözmek.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gül Ayşe Yetmez Arşivi