Tarihi Yaşayan Ve Yaşatan İsim; Talha Uğurluel

‘Ufak bir ilçe gitmesem ne olur!’ diyebilirdi ama demedi ve Afşin İlçesine geldi. Bir çok ulusal kanalda program yapan, onlarca kitabı kaleme alan bir isim Talha UĞURLUEL. Kitapları çoğu zaman gündem olan bir isim. Fakat kendisinde gurur ve kibirden eser yok. Kahramanmaraş-Afşin ziyaretinde kendisini dinleme bahtiyarlığına eriştim.

Kendisi ile kısa bir sohbet imkanı buldum. Okulumuzda açtığımız Kudüs kitaplığından bahsettim. Öğrencilerimizle oluşturduğumuz Kudüs köşesini gösterdim. Gözlerinin içi güldü. Talha UĞURLUEL birçoğumuzun televizyondaki programları ile tanıdığı bir isim.

Bence pek de kıymetini bilmediğimiz bir isim. ‘Bizim mahalle’ bir kişinin kıymetini ne yazık ki ya ölünce yada bir makama gelince anlıyor. Bence değerlerimize ulaşılabilir konumdalarken sahip çıkmalıyız.

Kişisel görüşlerimi peş peşe sıraladıktan sonra mevzunun özüne geçelim. Cahit Zarifoğlu üstadın deyimiyle; ‘Dinlen ey zarif çok söz açtın, bu kırık akılla ne cür'ettir yaptığın...’

Afşin Belediyesinin organize ettiği Kudüs ve Eshab-ı Kehf konulu konferansa katıldım. Yeri Gelmişken Belediye Başkanı Sayın Mehmet Fatih GÜVEN’i tebrik ediyorum. Hem Afşin’e bir Kültür Evi kazandırdığı için hemde bu ve benzeri organizasyonlar için. Çünkü Afşin halkı kültürel anlamda yetim kalmıştır denebilir. İnanın salon tıklım tıklım doluydu. Ve dinleyiciler kutsal bir mekandaymış edasıyla Talha UĞURLUEL’i dinliyorlardı.

Konferansın konusu yürekleri dağlayan Kudüs şehriydi. Talha UĞURLUEL’in 2. si çıkan Kudüs kitabını okumuştum ve o kitaptan hareketle; ‘Maraşlının Kudüsteki kayıp eseri, Gadiriyye Medresesi’ adlı bir fıkra kaleme almıştım.

Bahsi geçen konferansta Talha UĞURLUEL’in anlatımıyla sanki Kudüs’e bir yolculuk yaptık. Kudüs’te yaşananları hemen her ay orayı ziyaret eden bir bilginin gözüyle idrak ettik ve anlamaya çalıştık.

Siyonist İsrail’in Kudüs hakkındaki planlarını anlamaya çalıştık. En çok dikkatimi celp eden konu Mescid-i Aksa konusu oldu. Mescid-i Aksa, Uzaktaki Mescit anlamına gelmekteymiş. Miraç hadisesinin gerçekleştiği yer neresi diye sorsalar, hemen hepimiz Kudüs’ü hatırlarız. Fakat Suudi Arabistan yönetiminin Mescid-i Aksa’nın Kudüs’te değil Mekke’de olduğunu idda ettiğini Talha Bey’den duyunca buna bir anlam veremedim.

Neden ola ki; niçin hemen herkesin bildiği bir gerçek değiştirilmeye çalışılsın. Yani Kudüs’te olduğunu bildiğimiz 1400 yıldır bu şekilde amel ve hizmet edilen mescit şimdi ne olsun da Mekke’nin uzak bir köyünde ilan edilsin.

Talha UĞURLUEL siyonist zihniyetin kirli planlarını da anlattı. İsrail Kudüs’ü başkent ilan etti. Hemde Osmanlının Kudüs’ü terk etmek zorunda kalmasının 100. yıl dönümünde. Asıl gayeleri ise Kudüs’teki ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa’yı yıkmak ve binlerce yıldır hayalini kurdukları Tapınağı oraya inşa etmek.

İpleri dünyanın egemen gücünün elinde olan Suud yönetimi ise bir gün yıkılması muhtemel olan Mescid-i Aksa’yı bugünden önemsizleştirmeye çalışarak sizyonizmin elini güçlendiriyormuş. Konferansın bitiminde tüylerim diken diken oldu.

Bize ait ne varsa yabancısı olmuşuz. Kudüs’ün en büyük medreseleri sırasıyla Maraşlıların yaptırdığı Gadiriyye Medresesi, Siirtlilerin yaptırdığı medrese, Mardin Artuklu medresesi...

Bu gün Kudüs bize ne kadar uzak görünüyor...Halbuki bundan 100 yıl önce oranın bütün hizmetlerini bizler yaptırmışız.

Ufuk açan konferansı için Talha UĞURLUEL’e teşekkür ediyorum. Biz kaybolan değerlerimize sahip çıkmadıkça Allah’ın nusret ve yardımının gelmeyeceği görüşündeyim. 80 milyonluk Türkiye’de hemen her yıl 10 milyon insanımız hac ve umre farizasını yerine getirmek için Mescid’i Haram’ı ziyaret ediyor.

Fakat ilk kıblemiz Mescid-i Aksa boynu bükük bir şekilde ümmetin yolunu gözlüyor. Asla Allah katında kutsal olan bir mekanı diğeriyle kıyaslama cüretini gösteremem fakat Allah dünyada iki toprak parçasını kendine ayırmıştır. Birisi Mescid-i Haram yani kabe diğeri ise Mescid-i Aksa...

En azından bizler de Allah’ın ayrım gözetmediği iki kutsal mekana eşit davranalım. Hac ve Umre ziyaretlerimize mümkünse Mescid-i Aksa rotasını da ekleyelim.

Selam ve Dua ile...

3af23082-1fa8-4507-95f0-04769baba612.jpg09a250e3-7513-44d3-95aa-827a33172db7.jpg27de1e81-f8fb-4ee8-a545-a96db1f280fa.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Murat Çolak Arşivi