M.Fatih ERDOĞAN

M.Fatih ERDOĞAN

Şiddete Uğrayan Çocuk ve Kadınlarımız

İstismara, şiddete ve cinayete maruz kalan çocuklarımızın ve kadınlarımızın sayısı hızla artmaktadır. Yüreğinde bir parça insanlık, Allah korkusu bulunan herkes bu vahşete maruz kalan çocuklarımıza, kadınlarımıza sahip çıkmalı bu olayları gerçekleştiren kanı bozukların kanlarını dondurmalıdır.

Vicdan sahibi insanları derinden üzen son çocuk cinayeti geçtiğimiz günlerde Ankara Polatlı’da yaşayandı. Evinin önünde bisiklete binen Eylül isimli 8 yaşındaki kız çocuğu birden bire yok oldu.

Küçük Eylül ailesi, yakınları ve resmi görevliler tarafından günlerce arandı. Yapılan kararlı çalışmalar sonunda açık arazide bir elektrik direğinin dibinde toprağa gömülü olan cesedine ulaşıldı.

Yetkililer tarafından yapılan otopsiden anlaşıldığına göre 8 yaşındaki bu günahsız yavruca işkencenin her türlüsü yapılmış ve sonunda boğularak öldürülmüş ve bir elektrik direğinin dibine bir çuval gibi gömülmüştür…

16 gün önce Ağrı’da ailesiyle birlikte dedesinin köyüne bayramlaşmaya giden 3,5 yaşındaki Leyla’dan hala haber yok. Yapılan aramalar henüz bir sonuç vermedi. İnşallah tez zamanda hepimizi sevindirecek bir gelişme yaşanır.

Süre0:00

İsimleri Eylül olur, Leyla olur, hiç fark etmez. Onlar hepimizin çocukları, onlar savunmasız, onlar günahsız. Bu cinayetleri işleyen sapıklar, hasta ruhlar ise içimizde, aramızda yaşamaya devam ediyorlar. Bu sebeple ‘Ateş düştüğü yeri yakmamalı. Hepimiz bir olup ciddi tepki vermeliyiz.’

Çocuklara musallat olan cinsel sapıklar bazen baba, bazen, amca, bazen dayı, bazen de karşı dairede yaşayan bir komşu olabiliyor. Bu sapıklar çocuğun kendisine duyduğu güveni kullanarak kirli emelini gerçekleştiriyor.

Yaşanan kadın cinayetlerinde durum daha farklı, evlenen karı koca arasında bir müddet sonra anlaşmazlıklar, geçimsizlikler yaşanabiliyor:

  • Erkeğin çalışıp evinin ihtiyaçlarını karşılamaması,
  • Erkeğin karısının kazancını elinden alması,
  • Erkeğin karısına ve çocuklarına şiddet uygulaması,
  • Erkeğin karısını aldatması gibi nedenlerle kadın boşanmak istiyor.

Yukarda saydığımız fiilleri gerçekleştiren kişiye zaten güvenilir, aklı başında bir kişi denilemez. Kocası tarafından sürekli istismara, tacize ve işkenceye maruz kalan kadın bu durumdan kurtulmak amacıyla mahkemeye başvurduğunda serseri kocasının tehditleri, şiddeti on katı, yüz katı artıyor.

Tehdit işe yaramazsa iş taciz, iftira, dayak, yaralama ve cinayete kadar götürülüyor. Bu pislik adam ‘tek yaşam kaynağı olan, üstünü başını temizleyen, karnını doyuran, sigarasına, içkisine, kumarına, hovardalığına gereken parayı veren, bu paraları kazanmak için günde 12 saat çalışan’ kölesi konumunda gördüğü eşini kaybetmemek için her türlü pisliğe başvuruyor. Kadını ve sevdiklerini tehdit ediyor. Tehdit işe yaramazsa taciz, taciz işe yaramazsa şiddet uyguluyor.

Devletimiz çok güçlü. FETÖ ile PKK ile Vaiz lobileriyle başa çıkabilen Devletimiz bu pisliklerle de başa çıkabilir. Devlet adına yetki kullanan Sayın Emniyet personeli, Sayın Savcılar, Sayın Hâkimler; Çocuklarımızı cinsel sapıkların, kadınlarımızı ise bu köle tüccarlarının vereceği zararlardan mutlaka koruyalım.

Eylül çocuklar, Ayşe, Fatma Kadınlar mutsuz olmasın. İşkence görmesin. Yaşamlarının baharında hayatlarını yitirmesinler. Kaldı ki cinsel sapıkların hedefindeki çocuklar şunun/bunun çocukları değil senin/benim çocuklarımızdır.

Köle taciri hayvanların hedefindeki kadınlar ise ellerin değil, senin ve benim kardeşlerimiz veya kızlarımızdır. Devlet ve Millet el ele vererek bu sapıklardan mutlaka kurtulmalıyız.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı, Bilge Lider Sayın Devlet Bahçeli Twitter hesabından konuyla ilgili; Her hain de korkaktır. İdam bile bu katillere az gelir. Bu rezillere öyle bir bedel ödetmeliyiz ki, yankısı yedi cetlerinden hissedilmelidir. Çocuk katilleriyle, Kadın düşmanlarıyla mücadele değil, savaşmak lazımdır. Ve bu savaş kazanılmalıdır, kazanılacaktır.” Şeklinde yaptığı açıklama yüreklerimize su serpmiştir.

Toplum olarak bu sapıkların tehditlerine pabuç bırakmamalıyız. Sayın Devlet Bahçelinin dediği gibi bu hayvanlara merhamet göstermemeliyiz. Caniliklerine ilk teşebbüslerinde kafalarını kırmalıyız. “Namuslulardan namussuzlar kadar cesur olmalarını bekliyoruz.”  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M.Fatih ERDOĞAN Arşivi