Seneye Tez Gelin Çocuklar

Biliyorum, diyeceksiniz ki; “Türkçe Olimpiyatları yapılalı bir hafta oldu, nerdeydin sen arkadaşş..?”

Haklısınız, ama yinede yazacağım.

***

 Seneye başka ülkelerin Türkçeye sevdalanmış başka çocukları gelecekler.. Çok ırak diyarlara, yabancı ellere mensup olsalar da, yine bizim türkülerimizi, bizim gibi söyleyecekler. Belki birçoğumuzdan daha içli, daha hoyrat, daha duygulu…

“Onlar” türkçemizi sevdi, biz onları…

“Onlar” türkülerimizi söyledi, biz onlarda kendimizi bulduk.

“Onlar” sevginin dili Türkçeye aşık, biz onları Yaradan’a..

***

Sevgili dostlar, Kahramanmaraş, tarihindeki en büyük organizasyonlardan birine daha başarıyla ev sahipliği yaptı. Hakikaten gurur verici, Türk olduğunu söyleyen bir insan için övünülecek, olağanüstü bir durum.

Hele böylesi bir organizasyonun şehrimizde yapılması fevkaladenin de fevkinde…

Hanefi Mahçiçek Stadyumu coşkuya dar geldi. Kahramanmaraşlılar gerek televizyonları başında, gerekse stada bizzat giderek coşkuya ortak oldular. Eski Sümerbank, şimdilerin Arsan Center kavşağından itibaren satada kadar yol kenarlarında araç bırakacak yer kalmamıştı. Hatta yolların içinde de..

Batıdan eğlence siteleri denilen tarafa doğru aynı keza…

Düşünsenize her araçta üç, bilemedin dört kişinin olduğunu..

Dolmuşla gidenler de cabası.

Genci-yaşlısı, zengini-fakiri, kızı-kızanı; hasılı, yediden yetmişe herkes oradaydı.

***

“Keşke askerlerimiz de orada olsaydı” diyesi geliyor insanın.

Ne kadar tezat bir durum değil mi?

Dünyanın 130 ülkesinden çocuklar, büyük fedakarlıklarla yollara düşmüş, ülkemize gelmişler, şehrimize gelmişler, Türkçenin yayılmasının bir parçası olarak Türkçe şarkılar söylüyorlar, ama Türk askerleri orada yoklar!!

(…?)

Ama eminim bir gün gelecek, o protokol sıralarında değerli askerlerimizi, o çocukları alkışlarken göreceğiz.

Kim bilir belki de o zaman 130 değil, 200 ülkeden gelecekler. Hatta Dünya’nın yarısı Türkçe konuşuyor olacak.

Abartıyor muyum?

Hayır, hiçte abartmıyorum. Abartmadığımı dokuz yıl önceye dönüp bakarsanız anlarsınız. O gün acaba kaç ülkeden kaç çocuk geliyordu, şimdi kaç ülkeden kaç çocuk…?

O gün, özellikle bir kısım medya bu organizasyonlardan bahsetmekten kaçınıyordu, şimdi ana haber bültenlerinde ilk haber olarak veriyor. O gün, devlet recalinden herkes katılmaktan, hatta bırakın katılmayı söz bile etmekten imtina ederken, bu gün devletin valisi, rektörü, savcısı, belediye başkanı, emniyet müdürü, şeref veriyor, alkış tutuyor.

Bir gün askerlerimiz de gelecekler..

Biz, o günü sabırla bekliyoruz!

***

Neyse..

Tabi durup dururken kimse kapımızı çalıp da “Arkadaş, biz sizin memleketinizde böyle bir organizasyon yapmak istiyoruz.” demez.

Öncelikle bu bir “inanç” meselesi.

Bir çalışmanın, bir emeğin, bir fedakarlığın, bir sevdanın ürünü.

Bu iş bu seviyeye gelene kadar ne emekler harcandı, ne mücadeleler verildi, hatta ne canlar feda edildi. O yüzden, çok değerli hemşerimiz, milletvekilimiz, değerli devlet adamı, gururumuz Türkçe Olimpiyatları Tertip Komitesi Başkanı Prof. Dr. Sayın Mehmet Sağlam’ı kutluyoruz. Bu gün bu olimpiyatların bir ayağı Kahramanmaraş’ta yapılıyorsa, bunu kesinlikle Sayın Sağlam’a borçluyuz.

Teşekkürler Sayın Mehmet Sağlam. Böyle bir organizasyonun başında yer almakla yaşattığın bu gurur bize yeter. Bu şehrin sizin gibi bir Mehmet Sağlam’ı daha olsun sırtımız yere gelmez.

Elbette Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’yi unutamayız. Zaten tüm Kahramanmaraş adına, o akşam Sayın Mehmet Sağlam gerekenleri söyledi.

Bu ülke Hocaefendi’ye çok şey borçlu. Allah uzun ömürler versin, bir gün emri hak vaki olursa Türkiye “o”nsuz ne yapar bilmiyorum.

***

Her şey iyiydi güzeldi ama, bazı olumsuzlukları da yazmadan geçemeyeceğim:

Protokol düzeni “sıfır”.

O ne karmaşıklıktı öyle yav..

Sahne düzeni ve ışıklandırma “sıfır”.

Biz sahnenin dibinde çocukların yüzünü göremiyorduk, ta tribünlerde oturanlar nasıl gördüler, neyi gördüler bilmiyorum!

Televizyondan izleyenlerde ışıklandırmadan memnun kalmadılar. Konuştuğum bir çok kişi karanlıktan başka bir şey görmediğinden şikayetçiydi.

Yahu madem şu işi yapıyoruz. Standardını biraz daha yükseltip dört dörtlük yapamaz mıyız?

Var mısınız seneye amatörlükten kurtulmaya?

Çocuklar.. sevgili kardeşlerim.. sizlerde..

 Seneye yine bekliyoruz.. Tez gelin emi..

***

Sevgiyle kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Veli KARALAR Arşivi