MENDERES NEZAKETİ VE MUSÎKİ ÜSTADI ALÂEDDİN YAVAŞÇA

1961 yılının 16-17 Eylül’ünde, ihtilalcı zorbalar, bu ülkede bir başbakan ve iki bakan asmıştı. Başbakan Adnan Menderes ki  kendine zulmedenlere karşı son nefesine kadar nezaketini korumuştu. Son sözlerinde dahi, “Hayata veda etmek üzere olduğum şu anda devletim ve milletime ebedi saadetler dilerim." Diyerek, İmralı adasında, darağacında ruhunu teslim etmişti.

Rahmetli Adnan Menderes, nezaketi ve beyefendi kişiliği ile tanınan bir İstanbul Efendisiydi.  Beşir Ayvazoğlu’nun, Musiki üstadlarımızdan Bestekâr Alâeddin Yavaşça’dan naklettiği bir hatırayı,  sizlerle paylaşmak istedim:

1-20170922102744.jpg

 “Sene 1953. Dönemin Ziraat Bankası müdürü Mithat Dülger’in Kalender’deki evi o gece Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan gibi bir dönem siyasete damgasını vurmuş seçkin bir davetli topluluğuna ev sahipliği yapmaktadır. O gece o davetin tertip edilmesi siyasi bir meselenin konuşulmasına zemin hazırlamak içindir.

 

Elbette bu tür davetlerin vazgeçilmezi olan mûsikî icrası da vardır o gece ve solist, henüz 26-27 yaşlarında olmasına rağmen hanendeliğiyle mûsikî âleminde haklı bir şöhret edinen Alâeddin Yavaşça’dır.

 

Sohbet biter ve Alâeddin Bey konserine başlar. Bir ara, Adnan Menderes’in ayağa kalktığını gören Yavaşça bu davranıştan incinir, içinden şunu düşünmeden edemez: “Hiç konserin yarısında kalkılır mı, sevmiyorsan mûsikî istemeseydin!” Fakat tam o sırada kulağında birinin nefesini hisseder:

 

 “Sayın doktor, acaba repertuvarınızda ‘Bu imtidâd–ı cevre kim bahtın şitâbı var’ şarkısı var mı?”

 

Devamında sözü Alâeddin Bey’e bırakalım:

 “Dönüp baktım ki Adnan Menderes. Meğerse arkadan dolaşmış. ‘Var efendim’ dedim. ‘Lütfen okur musun, rica edeceğim.’ dedi. ‘Hay hay efendim’ dedim. Gitti, yerine oturdu ve bu sefer aynı şarkıyı yüksek sesle istedi.

Düşününüz, bir sanatkârı, istediği şarkının repertuvarında bulunmaması ihtimalini düşünerek, kalabalık önünde küçük düşürmemek için gelip önce kulağına fısıldıyor. Varsa isteyecek! Ne büyük incelik! Doğrusu içimden geçirdiklerimden utandım.”

Bütün şehitlerimizin ruhları şad olsun diyerek, yeni hicri yılımızın memleketimize ve İslam Alemine hayırlar getirmesini temenni ediyorum.     

Selam ve sevgilerle.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali AVGIN Arşivi