Gönül Dünyamızı Aydınlatan Mümtaz Şahsiyetler -31-

Gönül ve ruh dünyamızı aydınlatan şahsiyetlerimizi unutmamak adına O zatların, miladi ya da hicri vefat yıldönümleri geldiğinde, hayatlarına dair kısa bilgileri derleyerek her Cumartesi bu köşede yazmaktayım. Bu hafta ki gönül dünyamızı aydınlatan mümtaz şahsiyetlerden bazıları:

resim-1-rifat-borekci.jpg

RIFAT BÖREKÇİ

(d. 1861 - ö. 5 Mart 1941).

Din âlimi, siyaset ve devlet adamı, müftü, ilk Diyanet İşleri Başkanı, milletvekili 1861 yılında Ankara’da doğdu. İstanbul-Beyazıt Medresesinde öğrenim ve eğitim görerek, Beyazıt dersiâmlarından Atıf Bey'den Arapça ve İslami ilimler okuyarak Müderrislik icazeti aldı. 1907 yılında Ankara Müftüsü olarak atandı

Kur­tuluş Savaşı yıllarında Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin Ankara başkanlığını üstlendi. Milli Mücadelenin İstanbul dahil bütün Anadolu'yu bağımsızlığa kavuşturacak kutsal bir hareket olduğunu belirten fet­vayı yazarak Anadolu'nun çeşitli yerlerin­deki müftü, müderris ve ulemaya imzalat­tı. İstanbul Sıkıyönetim Harp Divanında gı­yaben idama mahkûm edildi. TBMM’nin I. Döneminde dört ay kadar Milletvekilli olarak bulunduktan sonra tekrar Ankara Müf­tülüğü görevine döndü. Şer'iye ve Evkaf Vekâleti İftâ Heyeti Üye­liğine yaptı. Şer'iye ve Evkaf Vekâleti kaldırılarak Diyanet İşleri Başkanlığının kurulduğunda 31 Mart 1924'te bu göreve getirildi. 5 Mart 1941 de vefatına kadar vefatına kadar bu görevini sürdürdü. Rahmetle anıyoruz.

resim-2-ismail-cosar.jpg

İSMAİL COŞAR

(d. 1950- ö. 4. Mart 2020)

1950 yılında Bursa'da doğdu. Bursa'nın Tuzpazarı semtindeki İsmail Hakkı Tekkesi'nde üç yıl süren hafızlık eğitiminin ardından müezzin-kayyım olarak atandı.  Ankara Radyosu'na davet edildi. Radyoda okuduğu Kur'an-ı Kerim ile sesini tüm Türkiye'ye duyuran İsmail Coşar, 1974 yılında Ankara Maltepe Camii'nde düzenlenen programda Kur'an-ı Kerim okuyarak, TRT'nin ilk kez naklen yayınladığı Mevlid Kandili programında izleyicilerin karşısına çıkmıştı. Henüz inşaat halindeyken Kocatepe Camii'nin ilk müezzini oldu ve 40 yılı aşkın bu camide görev yaptı. Türkiye'nin dört bir yanında ve birçok Avrupa, Asya ve Uzak Doğu ülkesinde düzenlenen programlarda Kur'an ve mevlit okudu. Seslendirdiği birçok kaside ve ilahiyle de hafızalara kazınmıştı.

15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişiminde, Ankara'da Kocatepe Camisi'nin minaresine çıkarak ilk salayı okuyarak, cami hoparlöründen vatan ve bayrak için herkesi meydanlara çağırmıştı. Türkiye Din Görevlileri Federasyonu Genel Başkanlığı, Hakses Dergisi Sahipliği, Sarı Basın Kartı sahipliği, TBMM Çankırı Milletvekilliği yapmıştı. Geçtiğimiz günlerde 04.03.2020 tarihine Ankara Polatlı'da eşiyle birlikte geçirdiği trafik kazasında 87 yaşında hayatını kaybetti. Rahmetle anıyoruz.

resim-3-selahattin-eyyubi.jpg

SELAHADDİN EYYUBİ

(d. 1138 – ö. 4 Mart 1193)

Kudüs Fatihi, Mısır, Suriye, Yemen, Filistin Sultanı ve Eyyubi hanedanının ilk hükümdarı.  Ordu komutanlığı, devlet adamlığı ve adaleti ile bilinen Selahaddin Eyyubi "Hadimü'l-Haremeyn" (Mekke ve Medine'nin hizmetkarı) unvanını kullanan ilk hükümdardır. 1138'de Irak'ın Tikrit şehrinde dünyaya geldi. Babası Zengi hanedanlığında Şam valiliği yapan Necmeddin Eyyub'tur. Oğlunu bir şehzade gibi yetiştirerek iyi bir eğitim almasını sağladı. Genç yaşlarda Haçlılara karşı yapılan seferlere katılarak Şam şahneliğine kadar yükseldi.1171’de Mısır’da Şii Fatımi halifeliğini tamamıyla ortadan kaldırdı. Hıttin Muharebesi ile 2 Ekim 1187 tarihinde Kudüs'ü Haçlılardan tekrar aldı. Böylece Kudüs’te 88 yıl süren Hıristiyan egemenliğine son bulmuş oldu.

 Mehmet Akif Ersoy onu "Şark'ın en sevgili sultanı", Fransız tarihçisi Champdor "İslâm'ın en saf kahramanı" diye nitelemiştir. Tarihçilerin yazdığına göre zamanını ya ilim ya cihad veya devlet işleriyle geçirirdi. Kur'an'ı ezberlemiş ve iyi bir eğitim görmüştü. Arapça, Türkçe, Farsça ve Kürtçe biliyordu. Amelde Şafiî, itikadda Eş'arî idi. Müneccimlere inanmazdı. 4 Mart 1193 de Şam’da vefat etti. 2015 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açılışını yaptığı Hakkari-Yüksekova havaalanına Selahaddin Eyyubi ismi vermişti. Rahmetle anıyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali AVGIN Arşivi