Jülide DEMİRTAŞ

Jülide DEMİRTAŞ

Geleceğin İnsanları…

Yaşamın meyvesi çocuklarımızdır. Sonra torunlarımız çocuklarımızın meyvesi olacak. Ama çocuklarımızdan önce biz de anne-babamızın meyvesiydik. Halende öyle.

 

 Aile de öğrendiklerimiz, çevrenin bize kattıklarıyla, öğretmenlerden aldığımız bilgiler, kendi tecrübelerimizle buraya kadar geldik.

 

 Artık çocuklarımızın daha iyi yetişmesi, hayatta başarılı olması adına onlara yardımcı ve destek olma durumu üstümüze vazifedir. Yaşamak, yaşanarak öğreniliyor. Okulu yok, kitabı ve öğretmeni yok. Herkes kendince çocuğunu eğitmeye, hayata hazırlamaya çalışıyor.

 

Genetik faktörler çocuğumuz dünyaya geldiğinde bizden ne geçmiş bunu iyi gözlemlememiz gerekiyor. Biliyorsunuz ki hastalıklar bile genetik yollarla geçiyor. Ailede var olan eğitimle başlıyor bebeğin gelişimi.

 

Yaptığı yanlışa gülerseniz” o demek iyi yapıyorum ”devam edeyim der. Ama hatayı küçükken düzeltirseniz, doğrusunu öğrenir. Aşırı önemseme, değer verme, aşırı sevgi bunlar özgüveni zedeler.  Oysa önemli olan çocuğumuzun kendine güvenen bir kişilik olmasını istiyorsak, ölçüyü kaçırmamalıyız.

 

Size gönderilen bu şirin bebeğin sevimli olması yanında taşıdığı olağanüstü özellikleri ve kapasitesi var.

 

 Beyninde öğrenmeye hazır 100 milyar hücreyle dünyaya geliyor. Vücudu 900 trilyon hücreyle donanımlı. Oksijenle temasında(yani dünyaya ilk gözünü açtığında)sistem kendini açıyor, çalışmaya başlıyor.

 

 Fiziksel devinim başladıktan 6 saat sonra duygusal bellek duyduklarını kaydediyor. Bellek öğrendiğini; çevreden aldığı ses, ben nereye geldim, kim bunlar, beni sevecekler mi? Endişesiyle kaydediyor. Bu yavrunuzu tanımada size yardımcı olacak ipuçları vermek istiyorum.

 

Bakın çocuğunuzda daha neler var…

 

Çocuklarınız sizden%30 irsi(anne-babadan geçen özellikler)

Çocuklarınız siz-çevre etkileşiminden  %20 (akraba, komşu, yakın çevresi)

Çocuklarınız kendi çalışmaları ile elde ettiği özellikler  %50 (eğitim hayatı, akademik başarılar)

 

Bu demek oluyor ki, çocuğunuz %30’luk özellikleri sizden almış. Geriye kalan %70 ise özellik kazanma, kendini geliştirme kapasitesi var. Bu kapasiteyi bebeğinize, çocuğunuza, gencinize ilgi ve alaka göstererek iyi yetişmesini sağlamak sizin elinizde.

 

Hepimiz çocuklarımızın sağlıklı olmasını ve en iyi şekilde yetişmesini isteriz. İyi insan olmasını istiyoruz. Peki, bu nasıl olacak?

 

Allah’ın verdiği bu güzel yavruyu nasıl yetiştirelim? Hem dinine, hem insanlığa hem ailesine, vatanına, milletine, tarihine, işine saygılı bir insan olması için çocuğumuzu nasıl eğitelim. Kimden yardım alalım, kime soralım, nereye gidelim, ne diyelim?

 

Kimselere gitmeden önce kendi çocuğunuzu önce kendiniz tanıyın. Sizden gelmiş ama size benzemeyen bu güzelliğin dünyayı, hayatı tanımasına yardımcı olun. Nasıl ki; neleri merak ediyor, neden mutsuz, işin uzmanından yardım isteyin gerekirse. Soru sorduğunda onu azarlamayın. O küçük dünyalı çevresini algılamaya çalışıyor.

 

Hayatta hiçbir şey kolay değil. Kolay olsa yaşamın bir anlamı kalmazdı. Hayatın engellerini aşarak mutlu olur insan kendine güveni olur. Zorlukları aşınca güven tazeler. Her insan iltifattan, akıllı olmaktan hoşlanır.

 

Şimdiye kadar matematikte başarılı olanlar zeki diye adlandırılırdı. Oysa insan zekâsı sekiz türlü. Sadece sayısal zekâdan ibaret değil. Ayrıca; insanda beynin ağır olması veya nöron sayısının fazla oluşu insan zekâsının fazla olduğu anlamına gelmez.

 

Çocuğunuzun karakteri hemen oluşmaz. İnsanın belirli yaşta çekirdek karakteri oluşur. Bu toplum bilimcilere göre 15 yaşında, bazı sosyoloji ve araştırmacılara göre 18 veya 20 yaşındadır. Temel karakterin oluşumunda birçok faktör rol oynar. Bunlardan bazıları anne-baba, nine-dede, akrabalar, komşular, yakın çevre, okul hayatı, katıldığı kültürel faaliyetler…

 

Zekâyı ölçmek için eskiden belirli ölçüler vardı. İnsan performansını artıran zekâ, eskiden;

Zekâ sabittir,

Zekâ niceliksel olarak ölçülebilir

Zekâ tekildir

Zekâ gerçek yaşamdan soyutlanarak ölçülür.

Zekâ öğrencileri sıralamak ve olası başarılarını tahmin etmek için kullanılır.

 

Teknoloji gelişti. Birçok kavramlarda yerini, yenilere bıraktı. Yeni hayat anlayışında zekâ kavramı da geniş anlam kazandı. Şöyle ki:

 

Geliştirilebilir,

Çeşitli yollarla ortaya konulabilinir

Gerçek yaşam durumlarında ölçülür

Bireylerin gizil güçlerini ve onların başarılı olabilecekleri farklı yolları anlamak için kullanılır.

İnsan mükemmel yaratılmış bir varlık. Yaratılanların en mükemmeli. Bir veriyi sizinle paylaşmak isterim. Bir yetişkin insan beynindeki bağlantılar: dünyadaki telefon bağlantılarının yaklaşık 1300–1400 katıdır. Böylesi mükemmel bir varlıktır insan. Yetiştirilmesi ve eğitimi için ebeveynlere görev düşüyor. Zamanı boşa harcamadan gerektiği yerde gerektiği gibi davranması, yeteneklerinin keşfedilmesi, eğitimi yaşamında önemli yer tutmalı.

 

Her işte olduğu gibi çocuk yetiştirmekte emek ister. Emeğinizin karşılığını görmenizi sağlıklı bir yaşam idame ettirmenizi temenni ederim.

 

Sevgilerimle

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Jülide DEMİRTAŞ Arşivi