Eski Kahramanmaraş-yeni Kahramanmaraş Şehri Ve Kültürü

Bir gün Kahramanmaraş’ımızı, doğduğum yerleri yaya dolaşmaya karar verdim. Bu gezimi siz hemşehrilerimle paylaşmak isterim. Biraz nostaljik, biraz buruk bir gezi yapacağız. Bu gezimi zile eski Maraş ve yeni Maraş’ı kıyaslama yapacağız. Bir nebze eskimez sokak Kültür günlerimizi ve kaybettiğimiz değerleri inceleyeceğiz.

Öncelikle eski Maraş'tan başlayalım. Doğduğum Sarayaltı Mahallesi, Güdük Halle’nin(Halil) garajı vardı evimizin karşısında. Şimdi resmi daire olmuş. Orada iki bakkal vardı. Bakkal Mehmed ve Bakkal Yaşar’dan alışveriş yapardık. Ama bakkal Mehmed amcadan borca alırdık. O zamanlar 5 yaşına kadar aldığım çeyrek ve yarım ekmekleri hatırlıyorum. Şimdi orada garaj yok ve cadde boyu işyerleri oldu. Hemen ilerde Çarşı Karakolu vardı. Karakolu geçtikten sonra mezarlığın yanından eskiden itfaiye vardı o yoldan Sakarya'ya doğru çıkıyorum. Önceleri buradan dere geçiyordu. Şimdi cadde olmuş. Bu dere boyunca çocukların oyun yeriydi. İşlek bir yerdir Sakarya. Rahmetli İğneci Hamid dayımın evi vardır. Oğullarıyla beraber gülle, top oynama, deveme, birdirbir,eşşek atlama oyunu oynardık. Bazen de sokak kavgaları yapardık. Kızlar da çizgi, ip atlama, saklambaç gibi oyunlar oynarlardı. Az ilerde nane bahçesi vardı. Burada maç yapar, güreşirdik. Bir de ziyaret vardır Çorum Dede. Şimdi bahçe yerinde binalar var. Ama sokak araları hala eski günleri çağrıştırıyor. Evler tek ya da 2-3 katlı, dar sokaklar, ama herkes birbirini tanıyor. Sakarya’dan Duraklı tarafına yürüyorum. Ara sokakta Abtallar Sokağı var. Şen şakrak yerdir. Davulcular, sanatçılar çoktur. Şimdi azalmışlar. Devam ediyorum, Duraklı’ya doğru sokak aralarından ilerliyorum. Duraklı da  Merhum Abdullah Hoca ve hanımı Adeviyye Hoca Hanımefendi’nin evlerinde Cuma günleri dini hizmetler yapılırdı.Duraklı Camiden aşağıya doğru Kuyucak çarşısında indim. Burada biraz tarih konuşalım. Eski Maraş'ın merkezi burasıdır. Kurtuluş Savaşı öncesi burada Ermeni Hırlakyan otururdu. Evi, çarşının arkasında ara sokakta idi. Tabii daha başka Ermeni evleri de vardı. Benim çocukluğumun büyük kısmı burada geçti. Uncuların evine komşuyuz. O zamanlar köy dolmuşlar, kamyonları buradan kalkar. Köylüler alışverişlerini buradan yaparlardı. Hele sıcak sıcak ekmek fırınlardan alıp, mutlaka köye götürülürdü. Yine çocukların Kuran okumaya gittiği ev vardı. Rahmetli bayan Güllü hocanın evi dolar taşardı.

Hemen aşağıda Yahudi mahallesi dediğimiz, Yahudi sokağı vardır, İstiklal Okulu’nun arkasıdır. Burada Gavur Hamamı da vardı. Harabesi hala durur. Bu Yahudi evlerinden hep birbirine geçiş var derlerdi. Dar bir sokaktır burası. Kurtuluş Savaşı’ndan sonra Yahudiler buradan göçtüler. Meşhur Bahtiyar Yokuşu’nun olduğu yer ve konaklar var.  Kanlıdere’ye iniyorum. Burada çok savaş, kavga yapıldığı için adı buradan gelmiştir. Haydarlı’dan Çocuk Bahçesi’ne geçiyorum. Konakların olduğu yerler. Hastane, Yörük Selim Mahallesi’nden Batıpark’tan Karamanlı Mahallesine geçiyorum. Eskiden Şekerlideresi, üstü açık ve ağaçlı yerdi. Ne oyunlar oynanırdı buralarda. Tekke Mahallesi ile Dumlupınar Mahallesi’nden aşağıya iniyorum. Çarşı, merkez derken Uzunoluk ve Kale çevresini de geziye katalım. Yine mezarlığın üst tarafında Namık Kemal Mahallesi ve Kara Maraş sokakları da gezilmesi gerekir.Zira Germenica Mozaikleri burada bulunmuştur. Bütün bu sokaklarda tarih ve huzur vardır. İşte kısaca Eski Maraş sınırları buralardır.

Eski Maraş dar sokaklarında komşular kapı önlerinde buluşurlar, dertleşirlerdi. Çocuklar oyun oynarlardı. Lüks yok, insanlar ufak bir ikramdan memnun kalır, öğlenleri bayanlar ortaklaşa yemeklerini paylaşırlardı.

 Eski Maraşlıların bir de bağ kültürü vardır. Halk, yaz gelince bağ evlerine göçer, işyerini erken kapatır ve bağ-bahçe evine erken döner.

Yeni Kahramanmaraş, Binevler, Doğukent, Tekerek yapılaşmasıyla genişledi. Çok katlı binalar çoğaldı, komşuluk sınıfta kaldı, kimse kimseyi tanımıyormuş havalarına girildi. Yani insanlık bozuldu. Caddelerde internet kafeleri, kafeler, restaurantlar çoğaldı. Sanki yeni Maraş, dışardan gelenlerle dolmuştu ya da eski Maraşlılar seküler ile erozyona uğradı. Siteler, apartmanlar hayatı değiştirdi. Üniversite gençliği sanki bizim gençliğimiz değil anne babasını beğenmeyen bir gençlik belki de özgürlüğün tadını çıkarmaya çalışan bir gençlik olmuş. Cafeler hep gençlerle dolu. Ah boş üniversite gençliği diyorum.

 Eski Maraş’ımızın kültürüne sahip çıkalım diyorum. Belki yeniden eski Maraş beldesini adlandıralım, sınırlarını belirleyelim. Buralarını koruma altına alalım. Ya Büyükşehir uhdesinde olsun ya Dulkadiroğlu Belediyesi yeniden tanzim olsun veya yeni belediye kurulsun. Eski Maraş yaşatılsın. Belediye olarak sokak karnavalları yapalım, eski oyunlarımızı çocuklarımıza oynatalım. Akabinde onlara hediyeler verelim. Sokak kültürümüze sahip çıkalım. Buğünlerde Büyükşehir Belediyesi Kahramanmaraş Tanıtım Çalışma Grubu kurmuş, buradan onlara da sesleniyorum. Tanıtım için daha çok proje geliştirmeli ve gayret etmeliyiz. Eğer yetkililer bizi de adam yerine koyarlarsa çok projemiz vardır. Havanda boşuna su döğmeyelim.

EBEDİ ŞEHRİM

Horasan’dan, Maveraünnehir'den, Asya'dan,

Malazgirt'ten, Kafkasya'dan gelmişem atayurttan.

Ben bu ana vatanımı, çok aradım da buldum,

İlel ebed artık burasıdır benim vatanım.

---

Sanma ki, kim önce geldiyse, burası herkesin,

Kim demiş, ben doğmadan önce bu yer başkasının. 

Bana miras kalmıştır, toprak olmuş Atalarım, 

Kutsal memleketi ele, artık bırakır mıyım?

---

Titreyen Mar’aş'ın kadrini,Fatih, Yavuz anlar,

Kız alırlar, bırakmayız burayı heman derler.

Tarihte yoktur, benzer havası, başka toprağı,

Poyrazı estikçe, mertlikle yoğurur toprağı.

-----

Karacaoğlan şiirinde, ben Maraşlıyım der,

Nice şair doğurdu bu toprak, nice yiğitler.

Şimdi yine es poyraz, yoğur beni toprağımla,

Düşmanım çok, nam salayım, aslımı unutturma.

---

Artık sığmam, Ahırdağı’ndan Aksu’ya, Bertiz’e,

Ey Gençlik sen onurunu hiç bir zaman düşürme. 

Sütçü İmam’ın kurşunu, tutuşturdu çerağı,

Maraş'tan İstanbul'a başlattı, onur savaşı.

---

 Bekler senden ataların, yadigar emaneti,

Cesaretinle korumalısın Cennet vatanı.

Ey Maraşlı düşürme yerlere, bu kurşunu Sen, 

Ta ki vatanında şehit oluncaya kadar Sen.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ömer IŞIK Arşivi