BİR ÖMÜR BÖYLE GEÇTİ

Yazısında Kahramanmaraş’taki aile şirketlerinin tahlilini yapmış. Kahramanmaraş’ın ilk özel teşebbüsü olan MARTEKS AŞ iplik fabrikasının, sanayicilerimiz için bir okul olduğunu yazısında tipik bir örnek olarak göstermişti.

 

Sayın Mehmet TAŞ beyin tespitinin çok doğru olduğunu düşünüyorum. Gerçektende Marteks AŞ hem sanayicilerimiz için. Hem de çalışanları için bir okul olmuştur.

 

Kurucuları şimdi şehrimiz sanayisinin omurgasını teşkil eden çok değerli sanayicilerimizdir. Hasan Balcı, Faruk Arıkan, Kasım Yağlıca, İsmail Kurtul, Yusuf  Kirişçi, Mustafa Görgel, Nevres Ongun, Sıdık Akdişli, Mustafa Doğan gibi akla gelen isimler. Tam 36 ortak bir araya gelerek kırk yıl önce hiç bilmedikleri bir işi başarmışlar. Şehrimizde ticari hayatı canlandırarak fabrika kurarak iş imkanı sağlamışlardı.  

 

Şimdi bu isimlerden bir çoğu hayatta yok. Kalanlar ise, hasta, yaşlı ve yorgun. Fakat bıraktıkları eser hala ayakta. Çalışanlarına ekmek kapısı olmaya devam ediyor.

 

Bu konuda yeri gelmişken şimdi iki değerli insandan bahsetmek istiyorum.

 

Bunlardan birincisi Hasan BALCI,  Marteks  AŞ in kurucusu ve patronu. Şehrimize ilk özel  iplik fabrikasının kurulmasına vesile olan duayen sanayicilerimizden. Kendisi şimdilerde çok hasta, fakat yaptığı eser Marteks AŞ  hala ayakta. 

 

Diğeri,  Marteks’in kuruluş yıllarında çalışmış. Fabrikada bekçilik yapmış, bir emekçi. Rahmetli Ali TAŞ ağabeyimiz. ( Sayın Mehmet TAŞ beyin babaları. Geçtiğimiz günlere rahmetli olmuştu. ) Fabrika çevresine, çam fidanları diktiğini, tenekelerle su taşıyıp onları bir çocuk gibi büyüttüğünü öğünerek anlatırdı. Şimdi kendisi öbür alem de. Fakat diktiği çam ağaçları yemyeşil hala ayakta.

 

Sanayici hasan BALCI  kendisine yakışanı yaparak Marteks AŞ yi kurmuştu. Emekçi  Ali TAŞ ağabeyimiz kendine yakışanı yaparak çalıştığı fabrikaya çam ağaçlarını dikip büyütmüştü.

 

Her ikisi de faniydi, her ikisi de hak dünyaya gideceklerdi. Biri patron diğeri işçiydi ama, ikisi de bu dünyada bir şeyler bıraktılar. Biri fabrika bıraktı, diğeri ulu çam ağaçlarını. ikisi de faniydi ama, baki güzel işler yaptılar.

 

Onlar göçtüler ve göçecekler. Bıraktıkları eserler bu dünyada kalıp yaşayacak. Onlar vazifelerini başarılı bir şekilde yaptı. Evlatlarına ve memlekete güzel eserler bıraktılar. Şimdi bayrak yeni nesil sanayicilerimiz de, genç iş adamlarımız da. İster aile şirketleri olsun,  ister ortaklıklar olsun. Bu memlekete büyükleri gibi bir eser bırakırlarsa, yarın kendileri de yaptıkları güzel eserlerle anılacaklar.

 

İşte bu duygularla geçenlerde eski patronum Hasan BALCI ağabeyin ziyaretine gitmiştim. Marteks AŞ deki mütevazi odasında eski hatıraları paylaştık. Hasta ve yorgundu fakat o meşhur haşmeti hala üzerindeydi.  Sağlıklı dönemi bir sinema şeriti gibi gözümün önünden geçti.
 
BİR ÖMÜR BÖYLE GEÇTİ 

 

Temennimiz sayıları gittikçe azalan bu değerlerimizin hatırlanması. Onlar hasta halleri ile eski dostlarını pek tanıyamazlarsa da,  belki isimlerini bile hatırlayamasalar da, arada bir bu büyüklerin ziyaret edilmesi, vefa açısından çok güzel olacağını düşünüyorum.  

 

Bu vesile ile bu memlekete taş taş üstüne koyanlardan Allah razı olsun diyoruz. Göçenlere Allahtan rahmet, hayatta kalanlara sağlıklı uzun ömürler temenni ediyoruz.

 

Selam ve sevgilerle.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Ali AVGIN Arşivi